Translation of "Bacaklarını" in English

0.008 sec.

Examples of using "Bacaklarını" in a sentence and their english translations:

Bacaklarını yıkadılar.

They washed their legs.

Bacaklarını hissetmiyor.

He can't feel his legs.

- Bacaklarını kımıldatabiliyor musun?
- Bacaklarını oynatabiliyor musun?

Can you move your legs?

Yüzme bacaklarını güçlendirir.

Swimming makes your legs strong.

Bacaklarını tıraş eder.

He shaves his legs.

O, bacaklarını uzattı.

She stretched out her legs.

Tom bacaklarını uzattı.

Tom stretched out his legs.

Mary bacaklarını uzattı.

Mary stretched her legs.

Senin bacaklarını beğeniyorum.

I like your legs.

Tom bacaklarını indirdi.

Tom uncrossed his legs.

Mary bacaklarını indirdi.

Mary uncrossed her legs.

Leyla bacaklarını gösterdi.

Layla showed her legs.

Babam bacaklarını kanepeye uzattı.

Dad extended his legs on the sofa.

O bacaklarını tıraş eder.

She shaves her legs.

O, bacaklarını tıraş etmez.

She doesn't shave her legs.

Bacaklarını tıraş eder misin?

Do you shave your legs?

Bacaklarını tıraş ettin mi?

Did you shave your legs?

Düştüler ve bacaklarını kırdılar.

They fell and broke their legs.

Mary bacaklarını tıraş etti.

Mary shaved her legs.

Tom bacaklarını tıraş etti.

Tom shaved his legs.

Bazı kadınlar bacaklarını tıraş etmezler.

Some women don't shave their legs.

Ne sıklıkta bacaklarını tıraş edersin?

How often do you shave your legs?

O herkes için bacaklarını açar.

She opens her legs for everyone.

Yarış bisikletçileri bacaklarını tıraş ederler.

Racing cyclists shave their legs.

Yüzme bacaklarını daha güçlü yapar.

- Swimming makes your legs stronger.
- Swimming makes the legs stronger.

Bazı erkekler bacaklarını tıraş ederler.

Some men shave their legs.

Bacaklarını 180 derece açabilir misin?

Can you do the splits?

Mary bacaklarını üst üste attı.

Mary crossed her legs.

Onlar tutuklunun kollarını ve bacaklarını bağladılar.

They bound the prisoner's arms and legs.

Mary üç yıldır bacaklarını tıraş etmedi.

Mary hasn't shaved her legs in three years.

Bacaklarını yaymadan önce battaniyeyi kontrol et.

Check your blanket before spreading your legs.

Bir daha buralara gelirsen bacaklarını kırarım.

I'll kick your ass if I see you around again.

Profesyonel bisikletçiler genellikle bacaklarını tıraş ederler.

Professional cyclists usually shave their legs.

Sami, Leyla'nın bacaklarını tıraş etmesini istedi.

Sami wanted Layla to shave her legs.

Mary bacaklarını Alice'den daha sık tıraş ediyor.

Mary shaves her legs more often than Alice does.

Birçok insan kollarını ya da bacaklarını kaybetmiş.

Many had lost their arms or legs.

- Tom bacaklarını bir daha kullanamayabilir.
- Tom'un bacakları tutmayabilir.

Tom may never recover the use of his legs.

Neden kadınlar genellikle bacaklarını tıraş ederler ama erkekler etmezler?

Why is it that women usually shave their legs, but men don't?

Birçok kadın bacaklarını tıraş etmesine rağmen, Mary tıraş etmez.

Even though many women shave their legs, Mary doesn't.

Arabaki herkes arabadan çıkmak ve bacaklarını germek istediğini söyledi.

Everybody in the car said they wanted to get out and stretch their legs.

Hiçbir gözün ona acımadığı ve hiçbir sıcak elin onun ağrıyan bacaklarını yatıştırmadığı cezaevinin gizli bölümündeki hayranlık uyandıran genç bir kadına yapılan insanlık dışı zulümlerle ilgili ilginç bir kayıt hâlâ korunuyor.

An interesting record is still preserved of the inhuman cruelties which were inflicted on this admirable young woman in the secret of the prison house where no eye pitied her and where no friendly hand composed her aching limbs.