Translation of "Arabanı" in English

0.009 sec.

Examples of using "Arabanı" in a sentence and their english translations:

- Arabanı seviyorum.
- Arabanı beğeniyorum.

I like your car.

- Senin arabanı beğeniyorum.
- Arabanı beğeniyorum.

I like your car.

- Senin arabanı beğeniyorum.
- Arabanı severim.

I like your car.

Arabanı yıkamalısın.

You should wash your car.

Arabanı verdim.

I gave your car.

Arabanı çekiyorlar.

They're towing your car.

Arabanı yıkamam.

I don't wash your car.

Arabanı yıkamıyorum.

I'm not washing your car.

Arabanı yıkatmalısın.

You should have your car washed.

Arabanı yıkamayacağım.

I won't wash your car.

- Arabanı mı satıyorsun?
- Arabanı satıyor musun?

Are you selling your car?

Arabanı tamir ettirmelisin.

You should get your car fixed.

Arabanı ilerlet, lütfen.

Move your car, please.

Arabanı nereden aldın?

Where did you buy your car?

Arabanı nasıl aldın?

How did you buy your car?

Arabanı seviyor musun?

Do you like your car?

Senin arabanı beğeniyorum.

I like your car.

Tom arabanı yıkıyor.

Tom is washing your car.

Tom arabanı çalıştırabilir.

Tom might be able to get your car running.

O, arabanı yıkıyor.

- He is washing your car.
- He's washing your car.

Arabanı almaya git.

Go get your car.

Arabanı yıkayan Tom'du.

It was Tom who washed your car.

Dışarıda arabanı görmedim.

I didn't see your car outside.

Onlar arabanı çalıyorlar!

They're stealing your car!

Arabanı kime satıyorsun?

Who are you selling your car to?

Arabanı kilitlemedin mi?

Didn't you lock up your car?

Senin arabanı görmüyorum.

I don't see your car.

Tom arabanı çaldı.

Tom stole your car.

Senin arabanı beğenmiyorum.

I don't like your car.

Arabanı tanıdığımı sanıyordum.

- I thought I recognized your car.
- I thought that I recognized your car.

- Nasıl, yeni arabanı beğendin mi?
- Yeni arabanı nasıl buluyorsun?

How do you like your new car?

- Arabanı kullanabilir miyim?
- Arabanı kullanmamın bir sakıncası var mı?

Would you mind if I used your car?

Arabanı yıkattırsan iyi olur.

You had better have your car washed.

Arabanı ödünç alabilir miyim?

Would you mind if I borrowed your car?

Bugün arabanı kullanabilir miyim?

- May I use your car today?
- Am I allowed to use your car today?

Arabanı bana satar mısın?

Will you sell your car to me?

Yeni arabanı sürdüğünü gördüm.

I saw you driving your new car.

Lütfen arabanı buradan çıkar.

Please move your car out of here.

Arabanı ne zaman aldın.

When did you buy your car?

Arabanı gerçekten seviyor musun?

Do you really like your car?

Hiç arabanı yıkadın mı?

Have you ever washed your car?

Arabanı ödünç almam gerekiyor.

I need to borrow your car.

Arabanı satmak ister misin?

Would you like to sell your car?

Arabanı severim, severim onu.

I do love your car, I love it.

Biz senin arabanı seviyoruz.

We like your car.

Onlara arabanı sürdürdün mü?

Did you let them drive your car?

Ona arabanı sürdürdün mü?

Did you let him drive your car?

Arabanı kullanabilir miyim, baba?

May I use your car, Dad?

Eski arabanı satmaman gerekirdi.

You shouldn't have sold your old car.

Neden arabanı satmak istiyorsun?

Why do you want to sell your car?

Arabanı ödünç almak istiyorum.

I want to borrow your car.

Arabanı satmadın, değil mi?

You didn't sell your car, did you?

Tom'un arabanı sürdüğünü gördüm.

I saw Tom driving your car.

Yeni arabanı gerçekten sevdim.

I really like you new car.

Arabanı bana ödünç verir misin?

Would you mind lending me your car?

Hey, Bob. Arabanı nerede yıkatıyorsun?

Hey, Bob. Where do you have your car washed?

Arabanı buraya park etseydin cezalandırılırdın.

- If you had parked your car here, you would have been fined.
- If you'd parked your car here, you would've been fined.
- If you'd parked your car here, you'd have been fined.
- If you'd parked your car here, you would have been fined.

Arabanı yarın bana ödünç ver.

Lend me your car tomorrow.

Tom arabanı ödünç almak istiyorum.

Tom wants to borrow your car.

Polis senin arabanı çekerek götürmedi.

The policeman didn't tow your car away.

Arabanı bir şeye çarptın mı?

Did you crash your car into something?

Nasıl, yeni arabanı beğendin mi?

How do you like your new car?

Arabanı olduğu yere park etmeliydin.

- You should've left your car parked where it was.
- You should have left your car parked where it was.

Tom arabanı tamir ettirebildi mi?

Was Tom able to get your car fixed?

Lütfen arabanı bana ödünç ver.

- Please lend me your car.
- Please lend your car to me.

Birkaç saatliğine arabanı ödünç almalıyım.

I need to borrow your car for a few hours.

Keşke arabanı kullanmama izin versen.

I wish you'd let me use your car.

Bir süre arabanı kullanabilir miyim?

Can I use your car for a little while?

Tom artık arabanı almakla ilgilenmiyor.

Tom is no longer interested in buying your car.

Arabanı park etmene yardım edeceğim.

I'll help you park your car.

John senin yeni arabanı kıskanıyor.

John is envious of your new car.

Neden arabanı sürmeme izin vermedin?

Why wouldn't you let me drive your car?

Bana yeni arabanı gösterebilir misin?

Can you show me your new car?

En ucuz arabanı kiralamak istiyorum.

I'd like to rent your most inexpensive car.

Tom, arabanı ödünç almak istemiyor.

Tom doesn't want to borrow your car.

Tom arabanı ödünç almak istiyordu.

Tom wanted to borrow your car.

Yarın senin arabanı kullanmak isterim.

I'd like to borrow your car tomorrow.

- Sana arabanı nasıl tamir edeceğini öğretebilirim.
- Arabanı nasıl tamir edeceğini sana öğretebilirim.

I can teach you how to repair your car.

"Arabanı kullanabilir miyim?" "Tabii, devam et."

"Can I use your car?" "Sure. Go ahead."

Arabanı izin almadan oraya park etmemelisin.

You must not park your car there without permission.

Arabanı bu akşam ödünç alabilir miyim?

Can I borrow your car tonight?

Hiç arabanı kendin tamir ettin mi?

Have you ever fixed your car by yourself?

Hiç arabanı birisine ödünç verdin mi?

Have you ever lent your car to someone?

Tom'un arabanı sürmesine izin verdin mi?

Did you let Tom drive your car?

Arabanı ödünç almak için izin istiyorum.

I'd like permission to borrow your car.

Bir ayda ne sıklıkta arabanı yıkarsın?

How often do you wash your car a month?

- Arabanı niye sattın?
- Otomobilini niye sattın?

Why did you sell your car?