Translation of "şeftali" in English

0.011 sec.

Examples of using "şeftali" in a sentence and their english translations:

Şeftali yiyeceğim.

I shall eat a peach.

Ben şeftali sevmem.

I don't like peaches.

Bir şeftali yiyeceğim.

I'm going to eat a peach.

- İstediğin kadar çok şeftali al.
- İstediğin kadar şeftali al.

- Take as many peaches as you like.
- Take as many peaches as you want.

Iki bin tür şeftali,

there were 2,000 varieties of peaches,

Küçük şeftali ağacı Almanya'dandır.

Little Peach Tree is from Germany.

Kaç tane şeftali var?

How many peaches are there?

Bu şeftali bir güzelliktir.

This peach is a beauty.

Bu şeftali bir sanat eseridir.

This peach is a work of art.

Şeftali ağaçları tam çiçeklenme döneminde.

The Peach Trees are in their full bloom.

Tom biraz şeftali pastası yedi.

Tom ate some peach cobbler.

Bahçeme bir şeftali ağacı diktim.

I planted a peach tree in my garden.

İstediğin kadar çok şeftali al.

- Take as many peaches as you like.
- Take as many peaches as you want.

Bana bir kilo şeftali ver.

Give me one kilogram of peaches.

Üzüm ve şeftali gibi meyvelerden hoşlanırım.

- I like such fruits as grapes and peaches.
- I like fruit such as grapes and peaches.

Bu bir şeftali ağacı. Çok güzeldir.

This is a peach tree. It's very pretty.

Elma mı yoksa şeftali mi istersin?

Do you want apple or peach?

Şeftali ağaçları genellikle ilkbaharda çiçek açar.

- Peach trees typically bloom in spring.
- Peach trees typically blossom in spring.

Tom'un arka bahçesinde şeftali ağacı var.

Tom has a peach tree in his backyard.

Şeftali ağacı çiçek açtığı zaman çok güzeldir.

The peach tree is beautiful when in flower.

Ben ilk kez bir şeftali çekirdeği yutuyorum.

It's the first time I've swallowed a peach pit!

Geçen yıl büyük bir şeftali hasatı vardı.

There was a large harvest of peaches last year.

Küçük şeftali ağacını hiç Almanca selamladın mı?

Have you ever greeted the small peach tree in German?

Bu ağaç her yıl iyi şeftali verir.

This tree bears good peaches every year.

"Pfirsichbäumchen" Almancada "küçük şeftali ağacı" anlamına gelir.

"Pfirsichbäumchen" means "little peach tree" in German.

Bir çocukken dedemin bahçesinde şeftali toplamayı severdim.

As a child, I loved picking peaches in my grandfather's garden.

Şeftali yerine çikolata satın almak için markete gittim.

I went into the supermarket to buy chocolate rather than peaches.

İster inan ister inanma şeftali ve badem ilişkilidir.

Believe it or not, peaches and almonds are related.

Tom yarım şeftali yedi ve artanını bana uzattı.

Tom ate half the peach and handed me the rest.

Tom, evinin önünde küçük bir şeftali ağacı dikti.

Tom planted a small peach tree in front of his house.

Tom'un arka bahçesinde küçük bir şeftali ağacı var.

Tom has a small peach tree in his backyard.

- Kızım kiraz, karpuz ve şeftali gibi yaz meyvelerini sever.
- Kızım kiraz, karpuz ve şeftali gibi yaz meyvelerini seviyor.

My daughter likes summer fruits, such as cherries, watermelons and peaches.

Tom bahçesine üç elma ağacı ve bir şeftali ağacı dikti.

Tom planted three apple trees and a peach tree in his yard.

Şu anda, bizim yaban mersini, böğürtlen, kiraz, çilek, şeftali ve nektarinimiz var.

Right now, we have blueberries, blackberries, cherries, strawberries, peaches and nectarines.

- Süzme peynirle konserve şeftali şahane bir ikili olur.
- Süzme peynir konserve şeftaliyle çok iyi gider.

Cottage cheese and canned peaches are a delicious combination.