Translation of "Şaşırtıcı" in English

Gerçekten şaşırtıcı.

That's really remarkable.

Oldukça şaşırtıcı.

Rather amazing.

Manzara şaşırtıcı.

The view is amazing.

Arkadaşlarım şaşırtıcı.

My friends are amazing.

Bu şaşırtıcı.

- This is mystifying.
- This is puzzling.

O şaşırtıcı.

- That's amazing!
- That's amazing.

Onlar şaşırtıcı.

They're amazing.

Fark şaşırtıcı.

The difference is staggering.

Kavram şaşırtıcı.

The concept is amazing.

Ekibimiz şaşırtıcı.

Our team is amazing.

Değişiklikler şaşırtıcı.

The changes are startling.

Şaşırtıcı mı?

Is that surprising?

Cehaletiniz şaşırtıcı.

- Your ignorance is astonishing!
- Your ignorance is astonishing.

Su şaşırtıcı.

Water is amazing.

Makyaj şaşırtıcı.

Makeup is amazing.

Hiç şaşırtıcı değil,

Unsurprisingly,

Rakamlar gerçekten şaşırtıcı

The numbers are staggering,

Şaşırtıcı derecede ince;

It's amazingly thin,

Ödülü kazanman şaşırtıcı.

It is amazing that you won the prize.

Şaşırtıcı; ödülü kazanmalıydın.

It is amazing; you should have won the prize.

Bu kesinlikle şaşırtıcı.

This is certainly surprising.

Bu çok şaşırtıcı.

- This is very surprising.
- This is so amazing.
- It's very puzzling.

Bu şaşırtıcı görünüyor.

- This looks amazing.
- It looks amazing.

Bu gerçekten şaşırtıcı

That's really surprising.

Bu sadece şaşırtıcı.

This is just amazing.

Bu kitap şaşırtıcı.

This book is amazing.

Bu oldukça şaşırtıcı.

This is quite puzzling.

Şaşırtıcı bir akşamdı.

It was an amazing evening.

Şaşırtıcı olduğunu düşünüyorum.

I think you're amazing.

O şaşırtıcı değil.

- It's not surprising!
- It's not surprising.
- It isn't surprising.

Bu şaşırtıcı olacak.

It's going to be amazing.

Bu şaşırtıcı olur.

That would be amazing.

Senin cehaletin şaşırtıcı!

- Your ignorance is astonishing!
- Your ignorance is astonishing.

Şaşırtıcı, değil mi?

Astounding, isn't it?

O çok şaşırtıcı.

That's very surprising.

Tom gerçekten şaşırtıcı.

Tom really is amazing.

Bu şey şaşırtıcı.

This stuff is amazing.

Bunu şaşırtıcı buluyorum.

I find this puzzling.

Sonuçlar şaşırtıcı mıydı?

Were the results surprising?

Sonuç şaşırtıcı mıydı?

Was the result surprising?

Hepimizin öldürülmemesi şaşırtıcı.

It's amazing that we all didn't get killed.

Şaşırtıcı bir yolculuktu.

It's been an amazing journey.

Kate şaşırtıcı görünüyor.

Kate looks amazing.

Tom şaşırtıcı hissetti.

Tom felt amazing.

Şaşırtıcı değil mi?

Isn't it amazing?

O şaşırtıcı görünüyor.

That sounds amazing.

Şu adam şaşırtıcı.

That guy's amazing.

Kadınlar şaşırtıcı yaratıklardır.

Women are amazing creatures.

Bu şaşırtıcı olmalı.

- That must've been surprising.
- That must have been surprising.

Tom oldukça şaşırtıcı.

Tom is pretty amazing.

Bu sayılar şaşırtıcı.

Those numbers are staggering.

Video kalitesi şaşırtıcı.

The video quality is amazing.

O oldukça şaşırtıcı.

That's pretty amazing.

O kesinlikle şaşırtıcı.

That's absolutely amazing.

Ayrıca şaşırtıcı bir şekilde,

And perhaps surprisingly,

Karının itiraz etmesi şaşırtıcı.

It is surprising that your wife should object.

Onun buraya gelmesi şaşırtıcı.

That he comes here is surprising.

Bu şaşırtıcı şekilde ucuz.

It's shockingly inexpensive.

- Tom harikadır.
- Tom şaşırtıcı.

- Tom is awesome.
- Tom's amazing.
- Tom's terrific.
- Tom is fabulous.
- Tom is great.
- Tom is amazing.

- Şaşırtıcı görünüyor.
- İnanılmaz görünüyor.

It looks amazing.

Bu hiç şaşırtıcı değil.

That's no surprise.

Sorman hiç şaşırtıcı değil.

It's no wonder you ask.

Şaşırtıcı şeyler yaptığını gördüm.

I've seen you do amazing things.

Bence Tom'un yaptığı şaşırtıcı.

I think what Tom is doing is amazing.

Bu çok şaşırtıcı mı?

Is that so surprising?

O, şaşırtıcı şekilde güzeldi.

She was astonishingly beautiful.

Ne şaşırtıcı bir tesadüf!

What an amazing coincidence!

Tom'un yeni şarkısı şaşırtıcı.

Tom's new song is amazing.

O şaşırtıcı bir bölümdü.

That was the amazing part.

Ne şaşırtıcı bir hikaye!

What an amazing story!

Bu şaşırtıcı bir deneyimdi.

It's been an amazing experience.

Şaşırtıcı bir şekilde toleranslıydın.

You've been amazingly tolerant.

Hâlâ hayatta olmam şaşırtıcı.

It's amazing I'm still alive.

Bu şaşırtıcı bir fırsat.

It's an amazing opportunity.

O şaşırtıcı bir geziydi.

It was an amazing trip.

O şaşırtıcı bir oyundu.

It was an amazing game.

Bildiğim kelimelerin sayısı şaşırtıcı.

The number of words I know is amazing.

Tom şaşırtıcı bir gitarist.

Tom is an amazing guitarist.

Onlar şaşırtıcı biçimde iyiydi.

They're surprisingly good.

O şaşırtıcı değil mi?

Isn't that astounding?

Bu şaşırtıcı değil mi?

Isn't this amazing?

O son derece şaşırtıcı.

That's extremely surprising.

Tom şaşırtıcı şekilde güçlü.

Tom is surprisingly strong.

Bu tek kelimeyle şaşırtıcı.

This is simply amazing.