Translation of "üçümüz" in English

- Üçümüz katılıyoruz.
- Üçümüz de katılıyoruz.

All three of us agree.

Üçümüz varız.

There are three of us.

Üçümüz de öğrenciyiz.

All three of us are students.

Üçümüz havaalanına gittik.

The three of us went out to the airport.

Üçümüz yan yana yürüdük.

We walked three abreast.

Biz üçümüz birbirimizden ayrılmayacağız.

We three will stick together.

Sanırım üçümüz de rekabetçiyiz.

I think all three of us are competitive.

Ganimetleri üçümüz aramızda bölüştük.

- We split up the loot three ways.
- We split up the loot among the three of us.

Üçümüz birlikte çok zaman harcarız.

The three of us spend a lot of time together.

Liisa gelemediğinden, sadece üçümüz olacak.

Since Liisa can't come, it will just be us three.

Biz üçümüz anaokulundan beri buradayız.

All three of us have been here since kindergarten.

Sanırım üçümüz yarın orada olacak.

- I think all three of us will be there tomorrow.
- I think that all three of us will be there tomorrow.

Üçümüz de bunu yapmayı planlıyoruz.

All three of us plan to do that.

Neden üçümüz birlikte öğle yemeği yemiyoruz?

Why don't the three of us have lunch together?

Arabanızda üçümüz için yer var mı?

Is there room in your car for all three of us?

- Üçümüz geleceğiz.
- İçimizden üç kişi gelecek.

Three of us will come.

Üçümüz dışında hiç kimse gerçek hikayeyi bilmiyordu.

No one ever knew the true story except the three of us.

Üçümüz bu akşam yemeğe gidersek ne dersin?

How about if the three of us go out for dinner tonight?

Biz parayı üçümüz arasında eşit olarak paylaştık.

- We shared the money evenly amongst the three of us.
- We shared the money evenly among the three of us.

Üçümüz için kanoda yeterli yer olduğunu sanmıyorum.

- I don't think that there's enough room in the canoe for all three of us.
- I don't think there's enough room in the canoe for all three of us.

Üçümüz arasında birkaç yüz dönümlük bir alanımız var.

We own a few hundred acres between the three of us.

Üçümüz gelecek hafta sonu kampa gidersek ne dersin?

How about if the three of us go camping next weekend?

Bizim üçümüz sosisli sandviç ve patates salatası yedi.

The three of us ate hot dogs and potato salad.

2010'un yazında başladığımızda grupta sadece üçümüz vardı.

When we started out in the summer of 2010, there were only three of us in the band.

Ñato hesaplamış, üçümüz birlikte, kadınlarımızla geçirdiğimizden daha çok vakit geçirmişiz.

One day Ñato did the math, and he realized the three of us have lived longer together than with our wives.