Translation of "öperken" in English

0.007 sec.

Examples of using "öperken" in a sentence and their english translations:

Tom'u öperken gördüm seni.

I saw you kissing Tom.

Seni Tom'u öperken gördüm.

I saw you kiss Tom.

Birini Tom'u öperken gördüm.

- I saw someone kissing Tom.
- I saw somebody kissing Tom.

Birisini Tom'u öperken gördüm.

- I saw someone kissing Tom.
- I saw somebody kissing Tom.

Tom'u Mary'yi öperken gördüğümde şaşırdım.

I was surprised when I saw Tom kissing Mary.

Seni öperken etrafımızdaki dünyayı unutuyorum.

When I kiss you, I forget the world around us.

Noel Baba'yı anneyi öperken gördüm.

I saw Santa Claus kissing Mommy.

Saçmalama. Seni onu öperken gördüm.

Don't bullshit me. I saw you kissing her.

Tom beni Mary'yi öperken gördü.

Tom saw me kissing Mary.

Onu başka bir kızı öperken gördüm.

I saw him kissing another girl.

Arabanın arka koltuğunda bir kızı öperken yakaladı.

He got caught kissing a girl in the back seat of the car.

Mary'yi öperken gördüğümün Tom olduğundan oldukça eminim.

I'm pretty sure that it was Tom that I saw kissing Mary.

Politikacı eşi olmayan bir kadını öperken kameraya yakalandı.

The politician was caught on camera kissing a woman who is not his wife.

- Dün Tom'un Mary'yi öptüğünü gördüm.
- Dün Tom'u Mary'yi öperken gördüm.

I saw Tom kissing Mary yesterday.

Güzel bir bayanı öperken güvenle araba sürebilen bir sürücü öpücüğe hak ettiği ilgiyi vermiyordur.

Any man who can drive safely while kissing a pretty lady is simply not giving the kiss the attention it deserves.