Translation of "çilekli" in English

0.003 sec.

Examples of using "çilekli" in a sentence and their english translations:

Çilekli dondurmayı seviyorum.

I like strawberry ice cream.

Hiç çilekli dondurmamız yok.

We don't have any strawberry ice cream.

Çilekli ve çikolatalı kurabiyelerimiz var.

We have strawberry and chocolate cookies.

Çocuklar çilekli dondurma sevdiklerini söylediler.

The children told me they loved strawberry ice cream.

Tom çilekli frape sipariş etti.

Tom ordered a strawberry shake.

En sevdiğin çilekli tatlı nedir?

What's your favorite dessert with strawberries?

Leyla çilekli bir milkshake içti.

Layla had a strawberry milkshake.

Tom çilekli bir milkshake içti.

Tom drank a strawberry milkshake.

Misafirler tatlı için çilekli peynirli kek yedi.

Guests had strawberry cheesecake for dessert.

Yarın erkek arkadaşımla çilekli pasta ve pizza yiyeceğim.

Tomorrow, I will eat strawberry cake and pizza with my boyfriend.