Translation of "çıkmaman" in English

0.004 sec.

Examples of using "çıkmaman" in a sentence and their english translations:

Senin ateşin var ve dışarı çıkmaman gerekir.

You have a fever and should not go out.

- Yağmurda dışarıya şemsiyesiz çıkmaman gerektiğini bilmeliydin.
- Yağmurda dışarıya şemsiyesiz çıkılmayacağını bilmeliydin.

You should have known better than to go out in the rain without an umbrella.