Translation of "Ayakkabı" in Dutch

0.004 sec.

Examples of using "Ayakkabı" in a sentence and their dutch translations:

Ayakkabı bağlarını bağla.

Strik je schoenveters.

Ayakkabı ölçün nedir?

Welke schoenmaat heb je?

Biz ayakkabı satıyoruz.

Wij verkopen schoenen.

Ayakkabı bağlarınız çözülmüş.

Jouw veters zijn los.

Ayakkabı bağcıklarımı bağlayamam.

- Ik kan mijn veters niet strikken.
- Ik kan mijn veters niet vastmaken.

Camide ayakkabı giymeyin.

Draag geen schoenen in de moskee.

Onlar ayakkabı satıyor.

Ze verkopen schoenen.

- Bir ayakkabı fabrikası olacaktı.
- Sözde bir ayakkabı fabrikasıydı.

Het zou een schoenenfabriek zijn.

Kaç numara ayakkabı giyiyorsun?

Welke schoenmaat heeft u?

Benim ayakkabı bağlarım çözüldü.

- Mijn schoenveters schoten los.
- Mijn veters waren losgeraakt.

Biz ayakkabı giymeye alışkınız.

We zijn het gewend om schoenen te dragen.

Kaç numara ayakkabı giyiyorsunuz?

Welke schoenmaat heeft u?

Onun ayakkabı numarası ne?

Wat is zijn schoenmaat?

Tom'un ayakkabı bağcıkları çözük.

Toms veters zijn los.

Tom ayakkabı bağlarını bağladı.

Tom strikte zijn veters.

Onlar ayakkabı bağcıklarını bağladı.

Ze strikten hun veters.

Tom yeni ayakkabı giyiyor.

Tom draagt nieuwe schoenen.

Tom ayakkabı bağlarını bağlayamaz.

Tom kan zijn veters niet strikken.

- O bir ayakkabı dükkânı çalıştırıyor.
- O bir ayakkabı dükkânı işletir.

- Hij runt een schoenenwinkel.
- Hij heeft een schoenenwinkel.

Ben benim ayakkabı bağlarını gevşettim.

Ik maakte mijn veters los.

Dün bir ayakkabı mağazasına gittim.

Ik ging gisteren naar de schoenenwinkel.

O, çorap ve ayakkabı giyer.

Hij draagt sokken en schoenen.

Sanırım bu ayakkabı çiftini alacağım.

Ik denk dat ik dat paar schoenen zal kopen.

Bu ayakkabı bir boy büyüktür.

Deze schoen is een maat groter.

Çocuklar Noel için ayakkabı aldı.

- De kinderen kregen schoenen voor de kerst.
- De kinderen hebben schoenen gekregen voor Kerstmis.

- Spor ayakkabı satıyor musun?
- Spor ayakkabı satıyor musunuz?
- Spor ayakkabısı satıyor musunuz?

Verkoopt u sportschoenen?

Nancy bir çift kırmızı ayakkabı istiyor.

Nancy wil een paar rode schoenen.

Tom yeni bir çift ayakkabı giyiyor.

Tom draagt een paar nieuwe schoenen.

Ayakkabı mağazasında yeni ayakkabılar satın aldım.

Ik heb nieuwe schoenen gekocht bij de schoenenwinkel.

Ben yeni bir çift ayakkabı aldım.

Ik kreeg een paar nieuwe schoenen.

Tom, arabasının bagajında fazladan bir çift ayakkabı bulunduruyor.

Tom bewaart een extra paar schoenen in de achterbak van zijn auto.

Tom ayakkabı almalı. Onun eski ayakkabıları tamamen yıpranmış.

Tom moet nieuwe schoenen kopen, want zijn oude zijn al versleten.

Tom'un mağazası golf sopası, top, ayakkabı ve diğer aksesuarları satmaktadırç

Toms winkel verkoopt golfclubs, ballen, schoenen en andere accessoires.

Tom dolabından eski bir ayakkabı kutusu çıkardı ve onu açtı.

- Tom haalde een oude schoenendoos uit zijn kast en maakte hem open.
- Tom trok een oude schoenendoos uit zijn kast en maakte hem open.