Translation of "Evin" in Arabic

0.006 sec.

Examples of using "Evin" in a sentence and their arabic translations:

- Evin harika.
- Evin fantastik.

منزلك رائع.

Evin nerede?

أين بيتك؟

Evin yanından geçti.

مرّ على المنزل.

- Sami evin etrafında yürüyordu.
- Sami evin etrafında dolaşıyordu.

كان سامي يدور مشيا حول المنزل.

evin sadece etrafında olabilirsin

يمكنك أن تكون حول المنزل

- Evin nerede?
- Eviniz nerede?

أين بيتك؟

Evin biraz sallandığını hissettik.

شعرنا بالبيت يهتز قليلاً.

Evin perili olduğu söyleniliyor.

- يُقال أن ذاك المنزل مسكون.
- قيل أن هذا المنزل مسكون بالأشباح.

Lütfen evin dışında bekleyin.

انتظر خارج البيت من فضلك.

Evin üç katı var.

المنزل لديهِ ثلاثة طوابق.

Çocuklar evin sol tarafındalar.

الأطفال في جانب البيت الأيسر.

Bu evin sahibi kimdir?

- من يملك هذا المنزل؟
- من مالك هذا البيت؟

Dört evin önünden geçtim.

مررت بأربعة بيوت.

Fadıl evin içinde değildi.

لم يكُن فاضل في المنزل.

Fadıl evin içinde idi.

كان فاضل داخل المنزل.

Evin fotoğrafını hatırlıyorsunuz değil mi?

تتذكرون صورة المنزل أليس كذلك؟

Fakat evin içinde konuşmak istemiyorlar,

لكن لا يتحدثون عنه داخل المنزل،

Büyüyecek ve evin direği olacaktı.

ليكبر ويصبح عماد العائلة

Hiç değilse evin yolunu bulabilecek.

‫على الأقل لن يتوه حين يعود إلى منزله.‬

O, sarı evin yanında duruyor.

هي واقفة بجانب المنزل الأصفر.

Evin etrafında bir çit var.

هناك سياج حول المنزل.

Her evin bir bahçesi vardı.

- كان لكل بيت حديقة.
- كان هناك حديقة عند كل منزل.
- كانت هناك حديقة عند كل بيت.

Patentlerin hepsini çerçeveletip evin duvarlarına astık.

فقد قمنا بوضعها في أطر وتعليقها على حائط المنزل.

Senin evin parka ne kadar uzakta?

كم تبعد الحديقة عن منزلك؟

Evin önünde tanımadığım bir adam var.

هناك رجل غريب أمام المنزل.

Evin önünde garip bir adam var.

هناك رجل غريب أمام المنزل.

Yani hiç görmediğim bir evin kirasını vermek

لذا جئت إلى اسطنبول لدفع إيجار

Okyanus kapıları kırıp evin alt kısmını doldururdu.

‫كان المحيط يحطم الأبواب‬ ‫ويملأ الجزء السفلي من المنزل.‬

Senin evin benimkinden üç kat daha büyük.

- بيتك أكبر من بيتي ثلاث مرات.
- منزلك أكبر من منزلي بثلاث مرات.

Bu mektup için evin her yerini aradım.

بحثت في المنزل كله عن تلك الرسالة.

Bir valizin içine konmuş ve evin altına gömülmüştü.

كانت معبئَةً في حقيبة سفر ومدفونة تحت المنزل.

Ama yinede evin içerisinde kadın biraz daha hakim konuya

ولكن لا تزال المرأة في المنزل أكثر هيمنة.

Ve evin önünde daha önce olmayan bir figürü fark ettim.

ولاحظت شخصًا في المدخل لم يكن موجودًا من قبل

Tıpkı Apple gibi bir evin de garajında kuruluyor aynı zamanda

يتم إعداده في مرآب منزل مثل Apple.

Şimdi ne yapacağız peki? Kira zamanı geliyor evin kirasını nasıl ödeyeceğiz?

اذا ماذا نفعل الان؟ كيف سندفع إيجار المنزل عندما يتعلق الأمر بالإيجار؟

Şuan harita üzerinde istediğiniz sokak ve cadde de ki bir evin fotoğrafını görebilirsiniz.

يمكنك رؤية صورة منزل في الشارع والشارع الذي تريده على الخريطة.