Translation of "Taxi" in Turkish

0.020 sec.

Examples of using "Taxi" in a sentence and their turkish translations:

- Tomemos un taxi.
- Cojamos un taxi.

- Bir taksiye binelim.
- Taksiye binelim.

- ¿Puede llamarme un taxi?
- ¿Puedes llamarme un taxi?
- ¿Podés llamarme un taxi?

Bana bir taksi çağırabilir misiniz?

- Vamos en taxi, ¿vale?
- Vámonos en taxi, ¿Vamos?

Taksiyle gidelim, olur mu?

¿Tomamos un taxi?

Bir taksiye binelim mi?

Bajé del taxi.

Taksiden indim.

Cojamos un taxi.

Bir taksiye binelim.

Tomemos un taxi.

- Bir taksiye binelim.
- Taksiye binelim.

Necesito un taxi.

Bir taksiye ihtiyacım var.

¿Cogemos un taxi?

Bir taksiye binelim mi?

Iré en taxi.

Taksiyle gideceğim.

Salí del taxi.

Ben taksiden çıktım.

¡Tomemos un taxi!

Taksi çağıralım!

- El taxi llegó con retraso.
- El taxi atrasado llegó.

Taksi geç ulaştı.

- Tom bajó del taxi.
- Tom se bajó del taxi.

Tom taksiden indi.

- Él llamó a un taxi para mí.
- Me llamó un taxi.
- Llamó a un taxi para mí.
- Él me llamó un taxi.

- O, bana bir taksi çağırdı.
- O bana bir taksi çağırdı.
- O benim için bir taksi çağırdı.

- Él llamó a un taxi para mí.
- Me llamó un taxi.
- Él me llamó un taxi.

- O benim için bir taksi çağırdı.
- O, benim için bir taksi çağırdı.

- El taxi recogió dos pasajeros.
- El taxi levantó dos pasajeros.

Taksi iki yolcu aldı.

"¿Podrías llamarme un taxi, por favor?" "OK, eres un taxi."

- "Bana bir taksi çağırır mısınız lütfen?" "Tamam, sen bir taksisin."
- ""Bana bir taksi der misiniz lütfen?" "Tamam, sen bir taksisin."

Ningún taxi se detuvo.

Bir taksi bile durmadı.

El taxi ha llegado.

Taksi geldi.

Vamos en taxi, ¿vale?

Taksiyle gidelim, Tamam mı?

Te llamaré un taxi.

Sana bir taksi çağıracağım.

Ha venido el taxi.

Taksi geldi.

El taxi atrasado llegó.

Taksi geç geldi.

¿Dónde está el taxi?

Taksi nerede?

Ella tomó un taxi.

O bir taksiye bindi.

Tomás necesita un taxi.

Tom'un bir taksiye ihtiyacı var.

Ella necesita un taxi.

Onun bir taksiye ihtiyacı var.

Puedes tomar un taxi.

Taksiyle gidebilirsin.

El taxi es caro.

Taksi pahalıdır.

Montó en el taxi.

O taksiye bindi.

Hay un taxi esperando.

Bir taksi bekliyor.

- Llamó a un taxi para mí.
- Él me llamó un taxi.

O benim için bir taksi çağırdı.

- Tomé un taxi porque estaba lloviendo.
- Cogí un taxi porque estaba lloviendo.

Yağmur yağdığı için bir taksiye bindim.

- Creo que deberías ir en taxi.
- Creo que deberían ir en taxi.

Bence taksiyle gitmelisin.

- Tomé un taxi a la estación.
- Fui a la estación en taxi.

İstasyona taksi ile gittim.

- ¿Sabes dónde puedo coger un taxi?
- ¿Sabéis dónde puedo encontrar un taxi?

Nereden bir taksi tutabileceğimi biliyor musun?

- ¿Te gustaría que llame un taxi?
- ¿Te gustaría que llamara a un taxi?
- ¿Le gustaría que llamara a un taxi?

Bir taksi çağırmamı ister misiniz?

Fui al aeropuerto en taxi.

Havaalanına taksi ile gittik.

Toma un taxi al hotel.

Otele taksi tut.

Tom me consiguió un taxi.

Tom bana bir taksi buldu.

¿Dónde puedo conseguir un taxi?

- Nerede bir taksiye binebilirim?
- Nerede taksi bulabilirim?

Me costó encontrar un taxi.

- Bir taksiye binme sorunum vardı.
- Taksi bulmakta zorlandım.

Vamos a bajarnos del taxi.

Taksiden inelim.

¿Llamaría un taxi para mí?

Lütfen bana bir taksi çağırır mısın?

Te llamaré a un taxi.

Size bir taksi çağıracağım.

El taxi está esperando afuera.

Taksi dışarıda bekliyor.

Ella me llamó un taxi.

Bana bir taksi çağırdı.

Él me consiguió un taxi.

- O bana bir taksi buldu.
- Bana bir taksi buldu.

¿Debería yo llamarte un taxi?

- Sana bir taksi çağırayım mı?
- Sana bir taksi tutayım mı?

Solo quiero encontrar un taxi.

Sadece bir taksi bulmak istiyorum.

Ponga todo en un taxi.

Her şeyi bir taksiye koy.

Cogí un taxi porque llovía.

- Bir taksi çağırdım çünkü yağmur yağıyordu.
- Yağmur yağdığı için taksiye bindim.

Fui a Kawagoe en taxi.

Ben taksi ile Kawagoe'ye gittim.

Voy a tomar un taxi.

Bir taksi alacağım.

Hay un taxi esperando fuera.

Dışarıda bekleyen bir taksi var.

¿Dónde puedo coger un taxi?

Nerede bir taksiye binebilirim?

Tom se bajó del taxi.

Tom taksiden indi.

Jim me pidió un taxi.

Jim bana bir taksi çağırdı.

¿Dónde puedo tomar un taxi?

Nerede bir taksi bulabilirim?

Tienes razón. Iré en taxi.

Haklısın. Taksiyle gideceğim.

Él me llamó un taxi.

O bana bir taksi çağırdı.

¿Cómo llamo a un taxi?

Nasıl taksi çağırabilirim?

- ¿Quiere que le llame a un taxi?
- ¿Quieres que te llame un taxi?

Size bir taksi çağırmamı ister misiniz?

- Él llamó a un taxi para mí.
- Llamó a un taxi para mí.

O benim için bir taksi çağırdı.

- Coge un taxi. Llegará en 5 minutos.
- Toma un taxi. Llegará en cinco minutos.

Bir taksi tut. 5 dakika içinde gelecek.

¿Por qué no cogemos un taxi?

Niçin bir taksiye binmiyoruz?

Dejé mi paraguas en el taxi.

Şemsiyemi takside bıraktım.

Ella salió para buscar un taxi.

O, bir taksi aramak için dışarı çıktı.

Ella fue al museo en taxi.

O, taksiyle sanat müzesine gitti.

¿Por qué no tomas un taxi?

Neden bir taksiye binmiyorsun?

Olvidé mi paraguas en el taxi.

Şemsiyemi taksinin arkasında unuttum.

Ella va al trabajo en taxi.

O, işe taksiyle gider.

Dije que no quería un taxi.

Taksi istemediğimi söylemiştim.

Creo que deberías ir en taxi.

Bence taksiyle gitmelisin.

No tenías que tomar un taxi.

Bir taksiye binmene gerek yoktu.

No paró ni un solo taxi.

Bir taksi bile durmadı.

Tom se metió en el taxi.

Tom taksiye bindi.

Anoche no pude encontrar un taxi.

Dün gece bir taksi bulamadım.

Salí corriendo y cogí un taxi.

Dışarı koştum ve bir taksiye bindim.

Yo fui al hotel en taxi.

Ben otele taksi ile gittim.

Prefiero tomar un taxi a caminar.

Yürümektense bir taksiye binmeyi tercih ederim.

Tom llamó un taxi para mí.

Tom benim için bir taksi çağırdı.

¿Quieres que te pida un taxi?

Size bir taksi çağırmamı ister misiniz?

Tom tuvo que tomar un taxi.

Tom bir taksiye binmek zorunda.

Ella fue en taxi al hospital.

Hastaneye taksiyle gitti.

- Ahora mismo iba a llamar a un taxi.
- Estaba a punto de llamar a un taxi.

Sadece bir taksi çağıracaktım.

No era necesario que tomaras un taxi.

Taksi çağırmana gerek yoktu.

Levanté la mano para detener un taxi.

Bir taksi durdurmak için elimi kaldırdım.

Yo preferiría tomar un taxi que caminar.

Yürümektense bir taksiye binmeyi tercih ederim.