Translation of "Salgas" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Salgas" in a sentence and their turkish translations:

Quiero que salgas.

- Dışarı çıkmanı istiyorum.
- Dışarı çıkmanızı istiyorum.

Te prohíbo que salgas.

Senin gitmeni yasaklıyorum.

Es necesario que salgas ya.

Şu an başlaman gerekli.

No salgas porque hace frío.

Hava soğuk olduğu için dışarı çıkma.

¡Vete a tu dormitorio y no salgas hasta que yo diga que salgas!

Odana git ve ben söyleyinceye kadar çıkma!

No salgas después de que oscurezca.

Hava karardıktan sonra dışarı gitme.

No quiero que salgas con Tom.

Tom'la çıkmanı istemiyorum.

Tom no quiere que salgas lastimada.

Tom incinmeni istemiyor.

La puerta se cerrará automáticamente cuando salgas.

Dışarı çıktığında kapı otomatik olarak kilitlenecek

Es mejor que salgas de allí el lunes.

Pazartesi günü oraya gitsen iyi olur.

- No salgas sin sombrero.
- No vayas sin sombrero.

Bir şapka olmadan gitmeyin.

No salgas con este calor sin ponerte un sombrero.

Şapka giymeden bu sıcakta dışarı çıkma.

No te olvides de coger el paraguas cuando salgas.

Dışarı çıkarken şemsiyeni almayı unutma.

Apaga la luz cuando salgas de la pieza, por favor.

Odadan ayrıldığınızda lütfen ışığı kapatın.

Cuando salgas de la habitación asegúrate de apagar la luz.

Odadan dışarı gittiğinizde ışığı söndürdüğünüzden emin olun.

Para cuando salgas de la cárcel ella ya estará casada.

Sen hapishaneden çıkıncaya kadar o evlenmiş olacak.

Asegúrate de apagar la luz cuando salgas de la habitación.

Odadan çıkarken ışığı kapattığından emin ol.

- Mejor no hubieras salido hoy.
- Será mejor que no salgas hoy.

Bugün dışarı çıkmasan iyi olur.

Para cuando salgas de la cárcel, ella va a estar casada.

Sen hapishaneden çıkmadan önce, o evlenmiş olacak.

Apaga las luces del árbol de Navidad cuando salgas de casa.

Eve giderken Noel ağacı ışıklarını kapatın.

- Por favor, apaga la luz cuando dejes la habitación.
- Por favor, apagá la luz cuando salgas de la sala.
- Apaga la luz cuando salgas de la pieza, por favor.

Odadan ayrıldığınızda lütfen ışığı kapatın.

- Quiero hablar con usted antes de que salga.
- Quiero hablarte antes de que salgas.

Sen gitmeden önce seninle konuşmak istiyorum.

- Tienes la garganta irritada y fiebre. No salgas.
- Tenéis la garganta irritada y fiebre. No salgáis.
- Tiene la garganta irritada y fiebre. No salga.
- Tienen la garganta irritada y fiebre. No salgan.

Senin boğaz ağrısı ve ateşin var. Dışarı çıkma.

Ve al trabajo, envia a tus hijos a la escuela. Sigue la moda, sé normal, no te salgas de la acera, ve la tele. Ahorra para tu vejez. Obedece las normas y repite conmigo: Tengo libertad.

İşe git, çocuklarını okula gönder. Modayı takip et, normal hareket et, kaldırımda yürü, televizyon izle. Yaşlılığın için para biriktir. Kanunlara uy. Benimle birlikte tekrarla: Ben özgürüm.