Examples of using "Rojas" in a sentence and their turkish translations:
Sana kırmızı güller getirdim.
Kırmızı elmaları yedim.
Onun yanakları kırmızıydı.
Elmalar kırmızıdır.
O kırmızı gözlük istiyor.
Onun kırmızı çiçekleri var.
Güller kırmızı.
- Kirazlar kırmızıdır.
- Kirazlar kırmızı renklidir.
Kırmızı elmaları yedim.
Onun tırnakları kırmızıdır.
Ekibimiz kırmızı gömlekler giyiyordu.
Ben kırmızı gülleri severim.
Bütün elmalar kırmızıdır.
Kırmızı elmaları yedim.
Odasının kırmızı duvarları var.
Kırmızı etlerin nerede?
Elmalar kırmızı veya yeşildir.
Beş kilo kırmızı elma aldık.
Ben kırmızı meyveleri çok beğenirim.
Oda kırmızı ışıklarla aydınlatıldı.
Kahverengi ayakkabılı çocuğu gördüm.
Benim havlum kırmızı karıncalarla kaplı!
O kırmızı gözlük istiyor.
Bahçede birçok kırmızı çiçek var.
Ben beyaz gülleri kırmızı olanlardan daha çok severim.
Birkaç malzeme daha gerek, iki kırmızı topumuz ve bir kalemimiz var.
Zamanla bu resimler kırmızıya boyanmaya başladı,
çobanı var kırmızı karıncalar var katil karıncalar var
Vücudunun her tarafında kırmızı benekler var.
Yapraklar kızarmaya ve sararmaya başladı.
Konsolda yanıp sönen bazı kırmızı ışıklar var.
Tomurcuklar güzel kırmızı güller oldu.
Bir sürü çiçeğim var. Bazıları kırmızı ve bazıları da sarı.
Bu yeşil yapraklar sonbaharda kızarır veya sararır.
- Bu siyah pantolonlar ve bu kırmızı gömlekler ne kadar?
- Bu siyah pantolonların ve bu kırmızı gömleklerin fiyatı ne kadar?
Ağaçlardaki yapraklar kırmızıya döndü.
Bu yeşil yapraklar sonbaharda kırmızıya döner.
Ağaçların yaprakları sonbaharda kırmızılaşır.
Bu yeşil yapraklar güz aylarında kızarır veya sararırlar.
Kutuda çok sayıda elma var. Bazıları kırmızı, diğerleri sarıdır.
Gündüzler ve akşamlar gittikçe daha soğuk oluyor. Ağaçların yaprakları yakında kırmızı ve sarı olacaklar.