Translation of "Proteínas" in Turkish

Son comestibles, tienen proteínas.

Yenebilirler, protein kaynağı olur.

Nutritivo, rico en proteínas.

Besleyicidir, proteini yüksektir

Son comestibles. Tienen proteínas.

Yenebilirler, protein kaynağı olur.

La carne contiene proteínas.

Et protein içerir.

Saben desagradable... ...pero son proteínas, energía.

Tadı oldukça kötü ama... ...iyi protein, iyi enerji.

Saben desagradable... pero son proteínas, energía.

Tadı oldukça kötü, ama... ...İyi protein, iyi enerji.

- A la dieta de Tom le faltan proteínas.
- La dieta de Tom es escasa en proteínas.

Tom'un diyeti proteinden yoksun.

Los peces tienen muchas proteínas, dan energía.

Balık iyi proteinlerle, iyi enerjiyle doludur

Ella se tomó una malteada de proteínas.

Protein tozu içti.

La dieta de Tom es deficiente en proteínas.

Tom'un diyeti proteinden yoksun.

Los peces tienen muchas proteínas, y eso da energía.

Balık iyi proteinlerle, iyi enerjiyle doludur

Los aminoácidos son los bloques que constituyen las proteínas.

Amino asitler, proteinlerin yapı taşlarıdır.

El sistema inmune crea un pequeño entorno de células y proteínas

bağışıklık sistemi hücre ve proteinlerden küçük bir çevre oluşturacak

Tom está en una dieta baja en grasas y alta en proteínas.

Tom düşük-yağlı, yüksek-proteinli diyet yapıyor.

Tom no quería comer los gusanos aún cuando eran ricos en proteínas.

Tom yüksek proteinli olmalarına rağmen solucanları yemek istemiyordu.

La célula animal contiene un mayor porcentaje de proteínas que la célula vegetal.

Hayvan hücresi, bitki hücresinden daha büyük bir protein oranına sahiptir.