Examples of using "Pase" in a sentence and their turkish translations:
Ne olursa olsun, gideceğim.
Girin.
Ne olursa olsun, sözümü tutacağım.
Ne olursa olsun ben sözümü bozmam.
Ne olursa olsun seni mutlu edeceğim.
Ne olursa olsun seninle kalmak istiyorum.
Ne olursa olsun vazgeçmemelisin.
- Ne olursa olsun, sakin olmalısın.
- Ne olursa olsun, sakin kalmalısın.
Ne olursa olsun, yasalara uymalıyız.
Fikrimi değiştirmeyeceğim, ne olursa olsun.
Ne olursa olsun, planlarınızı değiştirmeyin.
Lütfen ne olursa olsun sigara içme.
Oluruna bırak.
Ne olursa olsun senin müttefikin kalacağım.
Ne olursa olsun, fikrimi değiştirmeyeceğim.
Ne olursa olsun bir şarkıcı olmak istiyorum.
O, şüphesiz bu yaz İngiltereyi ziyaret edecek.
İçeri gelmemi ister misin?
- İçeriye git.
- İçeri gir.
İçeri gel.
Ben, ne olursa olsun bu sınavı geçmeliyim.
Ne olursa olsun, o orada olacak.
Ne olursa olsun, hep yanında olacağım.
Ne olacaksa olsun, yapman gerekeni yap.
ama ne olursa olsun en azından yalnız olmayacaksınız.
Ne olursa olsun, dokuza kadar burada olmalısın.
Ne olursa olsun, seni sevdiğimi bilmeni istiyorum.
Hiç kimse onun olmasını istemiyor.
Ne olursa olsun, Tom'la poker oynama.
Ne olursa olsun, hiç kimseye bunun hakkında bir şey anlatmayacağım.
Olmasına izin vermeyeceğiz.
- Ne olursa olsun acı sona kadar ilkelerime bağlı kalacağım.
- Ne olursa olsun sonuna kadar ilkelerime bağlı kalacağım.
Bunun olması gerekmiyor.
Orada durma. İçeriye gel.
Gelin.
Bunun olmasını nasıl engelleyebilirim?
Sana bir şey olmasını istemiyorum.
Seni almamı ister misin?
Ne olduğunu umursamıyor musun?
O ilginç bir şey olacağını umuyor.
Onun olmasına izin veremezsin.
Bu muhtemelen yakında olmayacak.
Sonuçlarını umursamıyorum.
Tom onun her zaman olacağını sanmıyor.
Ne olursa olsun senin yanında olacağım.
Bunun tekrar olmasına izin verme.
Bilet bir hafta geçerlidir.
Bu bilet bir ay geçerli.
Bunun olmasını istemediğini biliyorum.
Hatamın onun dikkatinden kaçacağını umuyorum.
Tom Mary'nin sınavı geçeceğini umuyor.
O büyük ihtimalle olmayacak.
Tesadüfen mahallede olursanız lütfen uğrayın.
Ne olursa olsun, şaşırmayacağım.
"Ben bir şey olmasını istiyorum." "Ne gibi?" "Bilmiyorum."
Yakında soğuk algınlığını atlatacağını umuyorum.
Köprüyü geçerken, aşağıya bakma.
Ben her zaman ne olursa olsun seni seveceğim.
Ne olursa olsun, ben hazırım.
Uzaktayken her gün seni düşünüyor olacağım.
Çok geçmeden o buraya gelecektir.
Bu tür şeyin olmasını beklemek olağan dışı değil.
Seni ne zaman almamı istiyorsun?
Ne olursa olsun asla fikrimi değiştirmeyeceğim.
Bunun olmasını istemiyorum.
Lütfen içeri gel.
Tom'a ne olacağını kimsenin umurunda değil.
Ne olursa olsun, Tom her zaman zamanında gelir.
Bütün ev oyunları için sezonluk geçiş aldım.
Çok geçmeden ondan haber alacağımızı umuyorum.
Onun benimle daha fazla zaman geçirmesi için onu nasıl ikna edebileceğimi düşünüyorsun?
Sürücü sınavını geçebileceğimin mümkün olmadığını düşünüyorum.
Tom'a ne olduğunu neden umursamalıyım?
ve bunun başka bir çocuğun başına gelmemesini sağlamak istiyordum.
Böyle bir şeyin olmasını istemiyorum.
Onun bu gece olacağını sanmıyorum.
Bunun olmasına izin veremem.
Ağır ol, genç adam. İznin olmadan buraya giremezsin.
Bunun olmasını istemediğini biliyorum.
Fakat Romalı diktatör Hannibal'ın çıkmayı hedeflediği geçidi kapatacak olan 4.000 lejyoneri...
- Sen gerçekleştirmedikçe hiçbir şey olmaz.
- Gerçekleştirmediğin sürece hiçbir şey olmaz.
Haydi, bunun bir daha olmaması için dua edelim.
Tom, ne olursa olsun seni her zaman seveceğini sana söylememi istedi.
Bir devenin bir iğnenin deliğinden geçmesi bir zengin kişinin Tanrı'nın krallığına girmesinden daha kolaydır.
Lütfen saat altıda beni otelden alın.