Examples of using "Negar" in a sentence and their turkish translations:
Onu inkar edemezsin.
Onu inkar etmeyeceğim.
ikiside birbirini çok güzel bir şekilde yalanlayabiliyor
Tom her şeyi reddedecek.
Bu inkar edemeyeceğin bir gerçektir.
Onun zeki olduğu inkar edilemez.
Onun dürüst olduğunu inkar edemeyiz.
Onu inkar edemedim.
Onun çok verimli olduğunu inkar etmek yok.
Onu inkar etmeyeceğim.
Sigaranın zararlı etkileri inkar edilemez.
Ateşin yandığı gerçeğini kimse inkar edemez.
O bunu reddedecek, bu nedenle onu aldırış etme.
Hiç kimse Leanne'in benim kız arkadaşım olduğu gerçeğini inkar edemez.
Jessie'nin dürüst olduğu gerçeğini inkar edemeyiz.
Ben onun harika güzelliğini reddedecek kadar aptal değilim.
Tom'un söylediğinin doğru olduğunu inkar edemezsin.
Dünyanın yuvarlak olduğu gerçeğini kimse inkar edemez.
Çalışan ailelerin çocukları için kaliteli bir eğitimi inkar etmek çalışan aileler için sağlık hizmetlerini ya da çocuk bakımını inkar etmek kadar yanlıştır.
Hatalısınız. Papa Cenapları her açıdan hatalıdır. Mesih buraya Kolomb'la birlikte gelmedi. Gelen Deccaldi. Yerli soykırımı, II. Dünya Savaşındaki soykırımdan daha kötüydü, papa bile bunu inkar edemez.