Examples of using "Marrón" in a sentence and their turkish translations:
Kahverengi olanını tercih ederim.
Hangisi kahverengi?
Onlar kahverengi.
Kemer kahverengidir.
- Kedi kahverengi.
- Kedi kahverengidir.
Şu kedi kahverengidir.
Büyük gömlek kahverengidir.
Kahverengi şapka eski.
Kahverengi at hızlıdır.
Postane kahverengi binadır.
Gömleğim kahverengi değil.
Tom'un köpeği kahverengi.
En sevdiğim renk kahverengidir.
Dördüncü evre tamamen kahverengi.
Kahverengi montlu kadın kim?
Buralarda kahverengi bir cüzdan gördün mü?
Buralarda kahverengi bir cüzdan gördün mü?
Kedi kahverengi.
Kahverengi ceket giymiş o kadın kim?
Kahverengi saçım var.
Kahverengi ceketli o kadın kim?
Şu masanın altında küçük kahverengi bir köpek var.
- Kedi kahverengi.
- Kedi kahverengidir.
Piyano, güzel, koyu kahverengi ahşaptan yapılmıştır.
Masanın altında küçük kahverengi bir köpek var.
Bu masanın altında küçük kahverengi bir köpek var.
Kahverengi tek parça elbiseme uyan bir şapka arıyorum.
Kahverengi bir elbiseye uyacak bir şapka arıyorum.
Hızlı kahverengi tilki tembel köpeğin üstünden atlamadı.