Examples of using "челюсть" in a sentence and their turkish translations:
Çenem acıyor.
Tom çenesini kırdı.
Benim çenem ağrıyor.
Tom, Mary'nin çenesini kırdı.
Onun bir kare çenesi vardır.
- Çenem düştü.
- Ağzım bir karış açık kalmıştı.
- Ağzım açık kaldı.
- Hayretler içinde kalmıştım.
- Tom hayretler içinde kalmıştı.
- Tom'un ağzı açık kalmıştı.
- Tom'un ağzı bir karış açık kaldı.
Neredeyse çenemi kırdın.
Onun çenesine yumruk attım.
Kırık bir çenesi var ve birkaç dişini kaybetti.