Examples of using "слушал" in a sentence and their turkish translations:
Tom dikkatle dinliyordu.
Tom dinledi.
Kim dinledi?
Hiç kimse onu dinlemiyordu.
Kimse seni dinlemiyordu.
Hiç kimse beni dinlemiyordu.
Hiç kimse onu dinlemiyordu.
Tom dinlemiyordu.
Tom beni dinledi.
O müzik dinliyordu.
Tom'un dinlediğini umuyorum.
Tom dikkatle dinledi.
O dinlemedi.
Ben müzik dinledim.
Herkes dinliyor muydu?
Tom müzik dinliyordu.
Tom sadece dinledi.
Dinlemedim.
John dikkatle dinledi.
Hiç kimse dinlemiyordu.
Tom sabırla dinledi.
Sadece dinledim.
- Dikkatle dinliyordu.
- Dikkatli biçimde dinledi.
Ben dikkatle dinledim.
Konuşmanızı dinlemedim.
Hiçbiri konuşanı dinlemiyordu.
Hoparlöre yakın dinledi.
Tom ilgi ile dinledi.
O müzik dinlemedi.
Dinliyordum.
Tom beni dikkatle dinledi.
Tom, Mary'yi dinlemiyordu.
Hiç kimse Tom'u dinlemiyordu.
Kimse konuşmayı dinlemiyordu.
Ne dediğimi hiç dinledin mi?
Tom'u dinlemiyordum.
Ben onu isteksizce dinledim.
Dinliyor muydun?
Tom okyanusun sesini dinledi.
Tom dinlerken oturdu.
Dinliyor muydun?
Dinlemiyor muydun?
Kimse bizi dinlemiyordu.
Kimse onları dinlemiyordu.
Radyo dinlemiyordum.
Tom orman seslerini dinledi.
Sadece dinledim ve sessiz kaldım.
- Tom damar şarkılar dinledi.
- Tom hüzünlü parçalar dinledi.
Doktor beni dinlemiyordu.
Gençken ne tür müzik dinledin?
Dün gece, radyo dinledim.
Bu TED konuşmasını dinledin mi?
Çalışırken radyo dinledim.
Tom bütün gün radyo dinledi.
Radyodaki haberleri dinledim.
Tom sıradışı bir sessizlikle dinledi.
Neden beni dinlemedin?
Dinlediğin müzik neydi?
Tom'u asla dinlemedim.
O radyo dinleyerek oturdu.
Gözleri kapalı müzik dinledi.
Tom oturdu ve Mary'yi dinledi.
O, odasında müzik dinliyordu.
- Tom, dalgaların sahile vurma sesini dinledi.
- Tom, dalgaların sahile vurmasını dinledi.
Işıldayan gözleriyle beni dinliyordu.
Dinlemiyorsun.
O, dinledi ama bir şey duymadı.
O dinlemedi.
Hiç bu şarkıyı dinledin mi?
Beni dinliyor musun?
Tom sessizce dinledi.
O, odasında müzik dinledi.
Tom'un söylediklerini hiç kimse dinlemiyordu.
Hiç kimse dinlemedi.
Tom dinlemedi.
Dikkatle dinlemeni istiyorum.
Tom söylediğimi dinlemedi.
Tom'un Mary'den ayrıldığını duydum.
Eskiden gece çok geç saatlerde radyo dinlerdim.
Dinledim ama bir ses duyamadım.
Tom dışarıda çalışırken iPodunu dinliyordu.
Dinlesen anlarsın.
Seni dinlediğime inanamıyorum.
Çok da dinlemiyordum.
O, köpeğini beslerken, radyoda haber dinledi.
Tom gece geç saatlere kadar odasında müzik dinledi.