Examples of using "простил" in a sentence and their turkish translations:
Tom seni affetti.
Tom seni affetti mi?
Tom seni affetti mi?
Seni affetti.
Seni affettim.
Tom seni affedecektir.
Tom'u affettim.
Tom, Mary'yi affetti.
Tom beni affetti.
Tom beni affetti.
O beni affetti.
Tom, Mary'yi affetti mi?
Tom bizi affetti mi?
Onu affettim.
Sence beni affeder mi?
Ben onu zaten affettim.
Tom nihayet affetti beni.
Sizi uzun zaman önce affettim.
Tom her şey için Mary'yi bağışladı.
Tom kimseyi affetmedi.
Onu bağışladım.
Beni affettin, değil mi?
Tom beni asla affetmedi.
Tom bunun için beni asla affetmedi.
- Tom onu yaptığım için beni asla affetmedi.
- Tom onu yaptığım için beni hiç affetmedi.
Tom beni asla affetmeyecek.
Tom bizi asla affetmeyecek.
Beni affettin mi?
Tom asla Mary'yi affetmedi.
Onu affettin mi?
Tom kendini asla affetmedi.
Bizi affettin mi?
O, onu asla unutmadı.
Tom Mary'yi ölüm döşeğinde affetti.
Tom, Mary'ye kendisini bağışladığını söyledi.
Tom'un beni affetmesini istiyorum.
Ben Tom'u affettim ama seni asla affetmeyeceğim.
Onları affettin mi?
O bunun için beni asla affetmedi.
Sizi affetmedim.
Tom, köpeğini öldürdüğü için Mary'yi bağışladı.
Tom'u hala affetmedim.
Onu affettin mi?
Bassam, kızını öldüren askeri bile affetti.
Her durumda, ben zaten tamamen sizi affettim.
Tom onun için kendini asla affetmedi.
Beni affeder misin?
Tom'u affettin mi?
Bana doğruyu söyleseydi onu affederdim.
Tom, Mary'nin sözünü tutmamasını affetti.
Tom geçen hafta yaptığın şey için seni affetti mi?
Eğer bunu yaparsak, Tom bizi asla affetmez.
Tom bütün parasını kaybettiği için Mary'yi affetti.
Eğer onu yapsaydı Tom'u asla affetmezdim.
Patronum toplantıya geç gelmeme göz yummadı.
Tom'a bir şans daha verdim.
Tom bana bir şans daha verdi.
Ben onlara bir şans daha verdim.
Ona başka bir fırsat verdim.
Ona başka bir şans verdim.
- Tom, Mary'ye başka bir şans verdi.
- Tom, Mary'ye bir şans daha verdi.
Şimdi Allah'ın sizi affetmesi için dua etsem Allah bunu kabul eder mi?
Onun için Tom'u hâlâ affetmedim.
General Bessières, Lannes'ın kendisini asla affetmediği bütçeyi kötü yönettiğini ifşa
Beni hiç affetmedin, değil mi?