Examples of using "приступ" in a sentence and their turkish translations:
Kriz geçirdim.
Ben bir kalp krizi geçiriyorum.
Tom bir panik atak geçiriyor.
O bir kalp krizi geçirmişti.
Mary'nin panik atağı vardı.
- Tom bir endişe nöbeti yaşadı.
- Tom panik atak yaşadı.
Kalp krizi geçireceğim.
Tom bir astım krizi geçirdi.
Tom'un öksürük büyüsü vardı.
Bir kalp krizi geçirecek.
Tom kalp krizi geçiriyor gibi görünüyor.
Tom bir kalp krizi geçirdi.
Hiç kalp krizi geçirdin mi?
Tom hafif bir kalp krizi geçirdi.
O, korku yüzünden ele geçirilmiştir.
ve korkusuna yeniş düştü kalp krizi geçirdi
Kalp krizi geçireceğimi sandım.
Bir kalp krizi çoğunlukla mavi gökyüzünden gelen bir şimşek gibi gelir.
En son ne zaman astım krizi geçirdiniz?
Ben bir kalp krizi geçirdim.
Leyla kalp krizine neden olabilecek bir ilaç alıyordu.
Tom geçen yıl bir kalp krizi geçirdi.
Neredeyse kalp krizi geçiriyordum.
Kalp krizi geçirmenin her zaman doğanın senin öldüğünü anlatma şekli olduğunu düşündüm.
Babam dün bir kalp krizi geçirdi fakat yakınlarda bir kliniğe sahip olduğu için şanslıydı.
Karısının yeşil noktalarla kaplanmış yüzünü görünce kalp krizi geçirdi. Katil salatalığın bir kurbanı daha!
Neredeyse kalbime inecekti.
Tom Mary'nin çatının kenarında durduğunu gördüğü zaman neredeyse kalp krizi geçirmişti.
Bana hamile olduğunu söylediğinde, neredeyse kalbime iniyordu.