Translation of "пламя" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "пламя" in a sentence and their turkish translations:

Раздуйте пламя.

Alevleri yelleyin.

Пламя погасло.

Alev söndü.

Драконы изрыгают пламя.

- Ejderhalar ateş saçar.
- Ejderhalar ateş püskürür.

Пламя очень жаркое.

Ateş çok sıcak.

Пожарные быстро потушили пламя.

İtfaiyeciler yangını hemen söndürdüler.

Пожарники пытаются потушить пламя.

İtfaiyeciler yangını söndürmeye çalışıyorlar.

Смотрите, и пламя тоже дрожит.

Bakın, alev de ona göre hareketleniyor.

Пламя свечи колышется на мягком ветерке.

- Mumun alevi yumuşak esintide titriyor.
- Mumun alevi hafif rüzgarda titriyor.

И смотрите, пламя тоже дрожит. Оттуда определенно сквозит.

Bakın, ateş de ona göre hareketlendi. Kesinlikle bir hava akımı var.

В считанные секунды пламя разорвало капсулу, убив всех трех астронавтов.

Birkaç dakika içinde, alevler kapsülün içinden geçerek üç astronotu da öldürdü.

- Сделай огонь поменьше.
- Приглуши пламя.
- Приглуши огонь.
- Сделай огонь потише.

Alevi kıs.

и есть что-то волшебное в том, когда смотришь на пламя.

Ama alevlere bakmanın büyüleyici bir yanı da vardır.

Пламя было настолько сильным, что пожарные не могли войти в здание.

Yangın o kadar yoğundu ki itfaiyeciler eve giremedi.