Examples of using "заката" in a sentence and their turkish translations:
...ışık yitip gidince...
Gökyüzü gün batımını bekliyor.
İnsanlar gün batımını bekliyorlar.
Roger şafaktan alacakaranlığa kadar çalışır.
Sabahtan akşama kadar çalışırız.
Asla böylesine güzel bir gün batımı görmedim.
Böylesine güzel bir gün batımı görmedim.
Böyle harika bir gün batımı hiç görmemiştim.
Çitaların karanlıkta avlanabileceğine çok az kişi inanırdı.
- Gün batımına kadar yürüyenecek on milimiz daha var.
- Gün batımından önce yürümemiz gereken on milimiz daha var.
Gün batımından sonra hava soğudu.
Onlar güneşin doğduğu zamandan güneş batıncaya kadar her gün çalıştılar.
Çiftçi gün doğumunda kalktı ve gün batımına kadar çalıştı.
Güneş battıktan sonra bu kumsalda olanları kimse kaydetmemişti.