Translation of "график" in Turkish

0.011 sec.

Examples of using "график" in a sentence and their turkish translations:

- Мой график довольно плотный.
- У меня довольно плотный график.

Benim programım oldukça sıkı.

Посмотрите на первый график.

Birinci grafiğe bakın.

У меня гибкий график.

Esnek bir programım var.

У него плотный график.

Onun sıkı bir programı var.

У меня плотный график.

Benim sıkışık bir programım var.

У неё плотный график.

Onun sıkı bir programı var.

У меня напряжённый график.

Benim yoğun bir programım var.

У Тома гибкий график.

Tom'un esnek bir çalışma programı var.

У Тома плотный график.

Tom'un sıkı bir çalışma programı var.

Но помните этот график?

Ama bu çizelgeyi hatırladın mı?

Том показал Мэри график.

Tom Mary'ye çizelgeyi gösterdi.

Что это за график?

Bu çizelge nedir?

У нас сегодня плотный график.

Bugün sıkı bir programdayız.

У меня очень плотный график.

Çok sıkı bir programım var.

Я снова просматриваю график Фомы.

Tom'un çizelgesini tekrar gözden geçiriyorum.

У нас довольно плотный график.

Oldukça gerginiz.

У Тома очень плотный график.

Tom çok sıkı bir programda.

- У меня расписание.
- У меня график.

Bir programım var.

Гибкий график работы увеличивает продуктивность работников.

Esnek bir çalışma programı, çalışanların verimliliğini artırır.

У меня сегодня очень плотный график.

Bugün çok yoğun bir programım var.

Так как я физик, должен быть график, так?

Fizikçi olduğuma göre bir grafik olmalı, değil mi?

На этой неделе у меня очень плотный график.

Bu hafta gerçekten sıkı bir programım var.

Ты можешь втиснуть меня в свой плотный график?

Beni yoğun programına sıkıştırabilir misin?

У меня плотный график на следующие три дня.

Önümüzdeki birkaç gün için programımız sıkı.

- У Тома сумасшедшее расписание.
- У Тома безумный график.

Tom'un programı delice.

- Мы опережаем график.
- Мы идём с опережением графика.

Programdan öndeyiz.

Я, возможно, мог бы вписать это в мой график.

Bunu programıma sıkıştırabilirim.

- Мы по-прежнему идём с опережением.
- Мы всё ещё опережаем график.

Biz hâlâ programın ilerisindeyiz.

Несмотря на свой плотный график, Том всегда находит время для своих детей.

Onun sıkı programına rağmen, Tom'un çocuklarıyla geçirmek için her zaman zamanı var.

Я понимаю, что у Тома плотный график, но я был бы очень признателен, если бы смог встретиться с ним.

Tom'un yoğun bir programı olduğunu anlıyorum fakat ondan bir randevu alabilsem gerçekten minnettar olurum.