Examples of using "восторге" in a sentence and their turkish translations:
Tom heyecanlı.
Ben aşığım.
Biz eğlenmedik.
Küçük çocuk kendinden geçmişti.
Onlar heyecanlı değil.
Ben Titanic'i seviyorum!
Tom mutlu.
Torunlarımız bunu sevecek.
Tom mutlu olmayacak.
Bu arada, ben mektubu sevdim.
Tom bununla mutlu değil.
Tom, çikolatalı keke bayılır.
Ben Tom'un heyecanlanacağına eminim.
Tom kendinden geçmiş.
Ben bunun hakkında heyecanlı değilim.
Tom'un memnun olacağına eminim.
O zevkten dört köşe.
- Kedilerim bunu sevecek.
- Kedilerim bundan hoşlanacak.
Tom onu severdi.
Tom fikirden memnundu.
Davranışından memnun olmaktan uzağım.
Yabanmersini krebin büyük bir hayranı değilim.
Biz lezzetli yemekten epeyce hoşlandık.
Tom'un hediyeni seveceğinden eminim.
Bana gönderdiğin çiçekleri seviyorum.
Eminim bu gece menüde olanları seveceksiniz.
Ben büyülenmişim.
Şimdiye kadar gördüğüm hiçbir şeyden etkilenmedim.
Tom bunu kabul etmek istemiyor ama o yarınki dans hakkında heyecanlı.
Bu durumdan memnun değilim.
Benim de itirazım yok, ama bunun lehinde değilim.
Karım öğrenirse mutlu olmaz.