Examples of using "Послушайте" in a sentence and their turkish translations:
Dinleyin, beyler.
Bunu dinleyin.
Şimdi, diyeceğim ki,
Dinlemeye devam edin.
Şunu dinle!
Beni dinleyin!
Şimdi bunu dinleyin.
Dinle!
Hey herkes, lütfen dinleyin.
Hey, dinle!
Onun nasıl horladığını dinle.
- Beni dinle!
- Beni dinleyin!
Bunu dinleyin.
Bu müziği dinle ve rahatla.
Dinle...
- Kuşları dinleyin.
- Kuşları dinle.
Lütfen sadece dinle.
Şimdi lütfen dinleyin.
Beni dinle, lütfen.
Beni dinle, tamam mı?
Hey, beni dinle.
Tavsiyemi al.
- Lütfen dinle.
- Lütfen dinleyin.
- Lütfen dinleyiniz.
Şimdi beni dinle.
Dinle, bizim konuşmamız gerek.
Lütfen otur ve dinle.
Beni dinle.
Kuşların cıvıldamasını dinleyin.
- Kuşların sesini dinleyin.
- Kuşların ötüşünü dinleyin.
- Kuşların cıvıltılarını dinleyin.
Onu dinleyin!
Bak, ciddiyim.
- Dinle seni görmem gerekiyor.
- Dinleyin, sizi görmem gerekiyor.
Kendinizi dinleyin.
Bak, bana yardım etmek zorundasın.
Beni dinle lütfen.
- Tavsiyemi dinle!
- Tavsiyeme kulak ver!
Lütfen, beni dinle!
Sadece beni dinle.
Lütfen tavsiyemi dinle.
Bak, sana bir özür borçluyum.
Sadece bizi dinle.
Sadece onları dinle.
Sadece onu dinle.
Sadece onu dinle.
Lütfen bizi dinle.
Tom'u dinle.
Henüz sorular sorma. Sadece söylemek zorunda olduğum şeyi dinle.
Lemek karılarına şöyle dedi: "Ey Adâ ve Silla, beni dinleyin, ey Lemek'in karıları, sözlerime kulak verin. Beni yaraladığı için bir adam öldürdüm. Beni hırpaladığı için bir genci öldürdüm."