Examples of using "«Проиграл" in a sentence and their turkish translations:
Tom gene kaybetti.
Yapı mimarisi kazandı.
Kayboldum.
Tom kayboldu.
Bahsi kaybettim.
Geldi, gördü ve kaybetti.
Oyunu kaybettim.
Oyunu kaybettin.
O, iddiayı kaybetti.
Sen yenildin. Vazgeç.
Tom yarışı kaybetti.
- Tom bahsi kaybetti
- Tom bahisi kaybetti.
Yarışı kaybettim.
Seçimi kaybettim.
Kayboldum.
300'e yakın oyun kaybettim,
Tom Jackson seçimi kaybetti.
O iddiayı kaybettim.
Sen kaybettin.
Yine kaybettim.
Batı her şeyi kaybetti mi?
Tüm parasını kumarda kaybetti.
O, hayat tasarruflarını kumarda kaybetti.
Geldi, gördü ve kaybetti.
- Tom'un kaybetmesini istiyorum.
- Tom'dan kaybetmesini istiyorum.
Bir bahis kaybettim.
Tom kazanmadı.
Onun kaybetmesini istiyorum.
Ben sadece iki kez kaybettim.
Tom kanserle savaşını kaybetti.
- Tom üst üste üç maç kaybetti.
- Tom üst üste üç oyun kaybetti.
Ne kadar para kaybettin?
Turalar ben kazanırım, yazılar sen kaybedersin.
- Kaybettin.
- Sen kaybettin.
Yenildin mi?
O, oyunu kaybetti.
Bahsi kaybettin, değil mi?
tam bu iş buraya kadar Trump seçimi kaybetti diye düşünülürken
Tom bir gecede bir servet kaybetti.
O, kumarhanede parasının tümünü kaybetti.
Uzun lafın kısası: o kazandı ve ben kaybettim.
Tom sahip olduğu her şeyi kumarda kaybetti.
Tartışmayı kaybettiğini açıkça ispatladım.
Sen kaybettin, değil mi?
Ben kaybetmedim. Sadece kazanamadım.
Tom ne kadar para kaybetti?
Sen kaybettin, vazgeç!
Ben elimden geleni yaptım ama yine de yarışı kaybettim.
Seni kaybettiğim için üzgünüm.
- Mücadele eden kaybedebilir, fakat etmeyen zaten kaybetmiştir.
- Savaşan yenilebilir, ama savaşmayan zaten yenilmiştir.
Tom yenildiğini kabul ediyor.
Tom'la tenis oynarsam muhtemelen kaybederim.
Ben sadece yarışlarda kaybettim bu yüzden beş parasızım.
Bazıları onun kaybettiğini bazıları kazandığını söylüyor ama sorun bu değil.
- Senin kaybetmeni istiyorum.
- Sizin kaybetmenizi istiyorum.
Bu defa ne kadar kaybettiniz?
- Seni kaybetmek istemiyorum.
- Kaybetmeni istemem.
- Kaybetmenizi istemem.
- Kaybetmenizi istemiyorum.