Examples of using "Personalidade" in a sentence and their turkish translations:
Onun güçlü bir kişiliği vardır.
- Onun güçlü bir kişiliği vardır.
- O, güçlü bir kişiliğe sahiptir.
Tom'un güçlü bir kişiliği var.
İtaakatkâr bir kişiliği var.
Onun can sıkıcı bir kişiliği var.
Yüzün senin kişiliğindir.
Mary güçlü bir kişiliğe sahiptir.
Her kedinin kendi kişiliği var.
Tom'un kişiliğini seviyorum.
Tom'un kişiliğini seviyorum.
Tom'un kişiliğini beğeniyorum.
Sen yaratıcı, sanatsal ve oldukça romantik bir kişiliğe sahipsin.
Tom'un kişiliği Mary'ninkine benziyor.
Türk Tarih Kurumu ayrı tüzel bir kamu kişiliğe bürünmüştür
histerik, kişilik bozukluğu ve daha bir sürü örneklendirilebilir
Ben onun kişiliğini seviyorum, ama onu çekici bulmuyorum.
Tom kişiliğin görünüşlerden daha önemli olduğunu düşünüyor.
Kişiliğimle ilgili bilmediğin çok şey var.
Mary görünüş olarak annesini benzer, ancak kişilik olarak değil.
Bu ikizler özdeş, sadece yüzde değil, aynı zamanda karakterde de.
Cümleler kelimelere içerik getirir. Cümlelerin kişilikleri vardır. Onlar komik, akıllı, aptal, anlayışlı, dokunaklı, incitici olabilirler.
Her şahsın, cemiyetin bir üyesi olmak itibarıyla, sosyal güvenliğe hakkı vardır; haysiyeti için ve şahsiyetinin serbestçe gelişmesi için zaruri olan ekonomik, sosyal ve kültürel hakların milli gayret ve milletlerarası işbirliği yoluyla ve her devletin teşkilatı ve kaynaklarıyla mütenasip olarak gerçekleştirilmesine hakkı vardır.