Translation of "Psy" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Psy" in a sentence and their turkish translations:

Psy szczekają.

Köpekler havlar.

Lubię psy.

Köpekleri severim.

Uwielbiam psy.

- Köpekleri severim.
- Evcil bir köpek sahibiyim.

- Mam alergię na psy.
- Jestem uczulony na psy.

Köpeklere alerjim var.

Psy umieją pływać.

Köpekler yüzebilir.

Psy były szczęśliwe.

- Köpekler mutluydu.
- Köpekler mutlulardı.

Psy są wierne.

Köpekler sadıktır.

Psy są mądre.

Köpekler akıllıdır.

Wszystkie psy żyją.

Bütün köpekler canlı.

Tom kocha psy.

Tom bir köpek sever.

Wolę psy niż koty.

Köpekleri kedilerden daha çok severim.

Ja też lubię psy.

Ben de köpekleri seviyorum.

Wszystkie psy są wierne.

Tüm köpekler sadıktır.

Psy widzą w ciemności.

Köpekler karanlıkta görebilirler.

Psy nie rozróżniają kolorów.

Köpekler renkler arasında ayrım yapamazlar.

Te psy są duże.

Bu köpekler büyük.

Moje psy są białe.

Benim köpeklerim beyazdır.

Tom ma trzy psy.

Tom'un üç köpeği var.

Prawie wszystkie psy są żywe.

Neredeyse tüm köpekler hayatta.

Zawsze karmię psy wczesnym wieczorem.

- Ben köpeklerimi her zaman akşam erken saatlerde besledim.
- Köpeklerimi her zaman ikindide besledim.

Czy psy powinny jeść ryby?

Köpeklerin balık yemeleri güvenli midir?

On ma kota i dwa psy.

Onun bir kedisi ve iki köpeği var.

Koty, psy i konie są zwierzętami.

Köpekler, kediler ve atlar hayvandırlar.

Jane lubi psy bardziej niż koty.

Jane köpekleri kedilerden daha çok sever.

Psy idą w tym samym kierunku.

Köpekler aynı yönde gidiyor.

Lubię zarówno psy, jak i koty.

Hem kedileri hem de köpekleri severim.

Mam trzy psy i trzy koty.

- Üç köpeğim ve üç kedim var.
- Üç tane köpeğim ve üç tane kedim var.

Wtem trzy psy pojawiły się przed nami.

Birdenbire önümüzde üç köpek çıktı.

Nie wiedziałem, że psy potrafią dobrze pływać.

Köpeklerin iyi yüzdüklerini bilmiyordum.

Mam dwa psy, trzy koty i sześć kur.

İki köpeğimiz, üç kedimiz ve altı tavuğumuz var.

Mamy dwa psy. Jeden jest czarny, a drugi biały.

Bizim iki köpeğimiz var. Biri siyah ve diğeri beyaz.

Pawłow dzwonił dzwonkiem za każdym razem, kiedy karmił psy.

Pavlov köpeklerini her ne zaman beslese zil çaldı.

Nasze dzieci lubią psy, ale ja bardziej lubię koty.

- Bizim çocuklar köpek sever ama ben kediyi tercih ederim.
- Bizim çocuklarımız köpekleri sever fakat ben kedileri tercih ederim.

Pochi i Moko są w budzie, a inne psy bawią się w ogrodzie.

Pochi ve Moko köpek kulübesinde, ve diğer köpekler bahçede oynamaktadır.

Mam dwa psy i próbuję karmić każdego z nich taką samą porcją jedzenia.

İki köpeğim var ve onlardan her birini aynı miktarda yiyecekle besliyorum.