Examples of using "Grał" in a sentence and their turkish translations:
Piyano çalıyordu.
Tom piyano çaldı.
Olivier, Hamlet rolünü oynadı.
O, geçen pazar günü golf oynadı.
Kedi yaşayan fareyle oynadı.
O yarın beyzbol oynayacak.
O, okuldan sonra beyzbol oynadı.
Yarın tenis oynayacak.
O yarın futbol oynayacak.
Grubumuz hiç disko müzik çalmadı.
Yakında daha iyi tenis oynayabileceksin.
Tom dün badminton oynamadı.
Tom hiç lakros oynamadı.
O gençken bazen futbol oynardı.
O, gelecek pazar golf oynayacak.
Tom yıllardır piyano çalmıyor.
Okuldan sonra futbol oynayacağım.
Önümüzdeki Pazar tenis oynayacağım.
O, futbol oynarken kolunu kırdı.
Tom her pazartesi tenis oynardı.
John gitar çaldı ve arkadaşları seslendirdi.
Tom bizimle hiç poker oynamadı.
Tenis oynayacağım.
Tom hiç ara vermeden üç saat piyano çaldı.
O, arkadaşlarıyla tenis oynayacak.
Sana gece geç saatlerde Çellonu çalmamanı söyledim, fakat çaldın ve şimdi komşular şikâyet etti.