Translation of "Brodę" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Brodę" in a sentence and their turkish translations:

Zapuszczasz brodę?

Sakal mı bırakıyorsun?

On ma brodę.

- Onun bir sakalı var.
- Sakalı var.

Dlaczego zgoliłeś brodę?

Neden sakalını tıraş ettin?

Tom zapuścił brodę.

Tom sakal bıraktı.

Kocham Twoją brodę.

Ben sakalınızı seviyorum.

Tom zapuszcza brodę.

Tom sakal uzatıyor.

Tom ma teraz brodę.

Tom'un şimdi sakalı var.

Tom znowu zapuszcza brodę.

Tom yine sakal büyütüyor.

Tom ma długą brodę.

Tom'un uzun bir sakalı var.

Plułem sobie w brodę, bo…

İnsanın kendini dövesi geliyor yani...

Mój ojciec ma czerwoną brodę.

Babamın kırmızı bir sakalı var.

Tom zdjął swoją sztuczną brodę.

Tom sahte sakalını çıkardı.

Tom zapuszczał brodę całe lato.

Tom, bütün yaz sakal uzatmaktadır.

Maria poprosiła Toma, by zgolił brodę.

Mary Tom'un sakalını kesmesini istedi.

Mimo że jest młody, ma siwą brodę.

- Genç olmasına rağmen beyaz bir sakalı var.
- Genç olmasına rağmen sakalı beyaz.

Moja matka poprosiła mnie, bym zgolił brodę.

Annem sakalımı tıraş etmemi istedi.

Myślę, że Tom wyglądał lepiej zanim zgolił brodę.

Tom'un sakal tıraşı olmadan önce daha iyi göründüğünü düşünüyorum.

Tom ma brodę, tak jak jego ojciec, dziadek i bracia.

Tom aynı babası, büyükbabaları ve kardeşleri gibi bir sakala sahip.

Tom postanowił spróbować przyciąć brodę nożem, ale niespecjalnie mu się to udało.

Tom bir bıçakla sakalını düzeltmeyi denemeye karar verdi, fakat çok başarılı değildi.