Examples of using "취약한" in a sentence and their turkish translations:
stand-up komedyeni gibi birine dönüşmesi
o zaman neden ergenler daha gelişmiş bir beyne
ister kabul et, ister etme gibi imkânsız bir duruma sokulursunuz.
Daha fazla aşılanmış insan, o kadar fazla virüse karşı hassas olanları koruyabilir.
belki 100 tane kabuk ve taşı toplamış, kollarını da savunmasız kafasının üzerine doğru katlıyor.