Examples of using "생각하세요" in a sentence and their turkish translations:
Ne düşünüyorsunuz?
Ne diyorsunuz?
Kimsenin akıllı olmadığımı düşünmesini istemiyorum.
Tamam, ne diyorsunuz?
Ne düşünüyorsunuz? Bu sizin seçiminiz.
Ne düşünüyorsunuz? İkisi de çok zor.
Ne diyorsunuz? Yetki sizde.
Ne düşünüyorsunuz? Çamur mu, dal mı? Karar sizin.
Ne düşünüyorsunuz? Zincire mi tırmanalım?
Ne düşünüyorsunuz? Kasabaya mı gidelim,
Onun altında olmadığımız için uğurlu yıldızlarınıza şükredin.
Buranın 15 metreden fazla olup olmadığından emin değilim. Ne düşünüyorsunuz?
Onu buradan çıkartmanın bir yolunu bulmalıyım. Tamam, ne düşünüyorsunuz?
Ne diyorsunuz? Çürümüş etle düzgün bir tuzak mı kuralım
Ne düşünüyorsunuz? El feneri ve şişeyi mi kullanayım? Yoksa UV ışığını mı?
Bunu iyi zamanlamayla yakalanmış bir şans olarak gör,