Examples of using "다행스럽게도" in a sentence and their turkish translations:
Neyse ki şişlik dağılmaya başladı
Neyse ki bu durum çok uzun sürmedi
Neyse ki istenmeyen gebelik oranı son birkaç yıl içerisinde
Sokulacak olursa ölebilir. Ama neyse ki arılar saldıramayacak kadar üşüyor.