Examples of using "것들은" in a sentence and their turkish translations:
Bu şimdiden mümkün.
Bu da kesinlikle benim yaşadıklarıma uyuyor.
Bunların hepsi ölçülebilir.
bu senin konsantrasyon kapasiteni kalıcı olarak azaltabilir.
Gelecek için önemli olan şeyleri ölçmüyoruz.
Ama gecenin derinliklerinde keşfedilmeyi bekleyen bir okyanus dolusu bulgu hâlâ var.
Bunlar birçok sebepten ötürü harika olacak.
çünkü önemsediğim şeyleri internette göremiyordum.
Bütün bunlar kendimizden daha büyük bir gücü