Translation of "‎표범이" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "‎표범이" in a sentence and their turkish translations:

표범이 삼두근을 강하게 물었고 뼈까지 관통했습니다

arka kolumun büyük kısmını ve biraz da kemiği kavradı.

‎하이에나와 표범이 ‎곧 사냥에 나설 것입니다

Sırtlanlar ve parslar yakında ava çıkacak.

그 순간 표범이 바로 절 덮쳐 끌어내렸습니다

ve o anda pars üstüme atladı ve beni yere yıktı.

‎지구 어디에도 이보다 ‎표범이 밀집한 곳은 없습니다

Dünya'nın başka yerinde bu kadar yoğun pars nüfusu yok.

약 1만 4천 마리의 표범이 인도 전역을 종횡무진하며

Yaklaşık 14.000 pars ülkede başıboş şekilde dolaşıyor,

한걸음 물러서서 보면 표범이 얼마나 적응력이 좋은지 느끼게 되죠

Bu hayvanların şartlara uyum sağlayabilir olduğunu görmenizi sağlıyor bu.

커다란 수컷 표범이 광분한 상태로 주도인 방갈로르의 한 학교에 침입했습니다

Bu kez, öfkeli, büyük bir erkek pars eyalet başkenti Bangalore'daki bir okulda.

표범이 으르렁거리는 게 보였어요 지금도 들리는 듯하네요 "산자이 구비 야생동물 생물학자"

Hayvanın hırladığını görebiliyordum, o hırlama hâlâ kulaklarımda.