Translation of "‎지구" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "‎지구" in a sentence and their turkish translations:

‎지구 어디에서나

Dünya'nın dört bir yanında

‎지구 전역에서

Dünyanın dört bir yanında...

"지구 상 생명체는 귀중하다.

Dünya'daki yaşam kıymetlidir.

90분마다 지구 주위를 돌면서

her 90 dk'da bir gezegeni tam dolaşarak

다음은 지구 관측 위성입니다.

Yeryüzü gözlem uyduları.

지구 대기권의 이산화탄소의 농도는

Dünya atmosferindeki karbondioksit yoğunluğu

지구 상의 생명체가 다세포가 되고

Dünya, çok hücreli organizmalar,

지구 온난화를 2도로 제한하는 게 목표입니다.

küresel ısınmayı 2 santigrat derece ile sınırlandırmayı hedefliyordu,

결국 이 지구 전체가 고통받게 됩니다.

tüm gezegen önünde sonunda acı çeker.

우리가 지구 상 어디에 있는지와 상관 없이요.

benzer ritüeller, uygulamalar ve davranışlar oluşturduk.

풍력과 태양열 에너지 시설이 지구 전역에 설치되었습니다.

dünyanın her yanında rüzgar ve güneş enerjisi panelleri bulunmakta

지구 위험 한계선들은 서로 깊은 연관이 있습니다.

Gezegensel sınırlar derinden birbirleriyle bağlantılı

우리는 작고, 독립적인, 지구 공동체가 되어가고 있습니다.

Biz de küçük, birbirine bağımlı küresel bir köy haline geliyoruz.

대다수 사람들에게 있어서 지구 관측 정보는 복잡하고

Birçok kişi için, yeryüzü gözlem verileri karmaşıktır.

‎지구 전역에서 ‎셀 수 없이 많은 플랑크톤이

Tüm gezegen çapında trilyonlarca yaratık yapar bunu.

‎지구 어디에도 이보다 ‎표범이 밀집한 곳은 없습니다

Dünya'nın başka yerinde bu kadar yoğun pars nüfusu yok.

따라서 지구 반대편에서 우리를 보고 있는 사람도

Dünyanın diğer yanından bize bakan insan

저는 광범위한 지구 온난화 방지 대책 중에

İşe yarayıp yaramadıklarını görmek için geniş yelpazede teklif edilen

대부분의 경우 형성된 파편 원반은 지구 물질과 달랐습니다.

Çoğu zaman disk, gezegenden farklıdır

달은 수년 동안 시네스티아 형태의 지구 내부에서 공전하면서

Ay, yıllar boyunca sinesti içerisinde yörüngeye oturabilirdi,

매일 아메리카 대륙 전역과 지구 전역에서 온 사람들이

Her gün Amerika'da ve dünya çevresinde

지구 온난화의 해결에도 한 발 더 나아갈 수 있다는 겁니다.

aynı zamanda küresel ısınmaya dikkat çekmeyi de başarırız.

아니면 지구 대기 중의 염분, 분진, 먼지의 분포를 알 수도 있고

Ya da atmosferdeki tuzu, dumanı ve tozu

‎지구 전역에 걸쳐서 ‎야생 동물들의 먹이 훔치기 기술이 ‎날로 교묘해지고 있습니다

Dünya'nın dört bir yanında, vahşi hayvanlar yemek çalmak konusunda daha çok hüner göstermeye başlıyor.

왜냐하면 우리가 진행할 실험은 지구 전체에 어느 정도 영향을 미치는 것이라서요.

Çünkü tüm gezegeni etkiliyorlar.