Examples of using "빛이" in a sentence and their turkish translations:
...ışık yitip gidince...
...aydınlık da o şekilde geri gelir.
Bakın, ileride ışık var.
Vay canına, harika parlıyor. Şuna bakın.
Işık olmadığı zamanlar sessiz kalacaktı.
Çünkü ışık yayılırken dağılır.
Ama avını görmek için ışığa ihtiyacı var.
Işığın ne kadar hızlı haraket ettiğine bir örnek vermek için,
Bakın, orada bir ışık demeti de var, bakın!
ışığın her tarafa gittiğini görebilirsiniz.
Küçülen Ay, çok az ışık anlamına gelir.
İyi bir buluş oldu. Aferin size. Bakın, burada biraz ışık var, gördünüz mü?
Ve bu temiz,berrak ışığın
ışık deriye nufüz edecek kadar güçlü.