Examples of using "고기를" in a sentence and their turkish translations:
Yakında et yemeye de başlayacaklar.
Bu yavrular ilk defa etin tadına bakıyor.
Zıpkınla balık avlamanın anahtarı, balıkları şaşırtmaktır.
Ya çürüyen etin bir kısmını alıp ormanda tuzak kurar
Ne diyorsunuz? Çürümüş etle düzgün bir tuzak mı kuralım