Examples of using "Zio" in a sentence and their turkish translations:
- Tom senin amcan.
- Tom senin dayın.
- Tom senin enişten.
O, amcası ile tanıştı.
- O benim amcam.
- O benim dayım.
Amcamla birlikte kaldım.
Yarın amcamla görüşüyorum.
Amcam tarafından işe alındım.
- Dayınla konuşmak istiyorum.
- Amcanla konuşmak istiyorum.
Amcan kaç yaşında?
Tom senin amcan, değil mi?
Yarın amcaları ile görüşecekler.
Benim zengin bir amcam var.
O amcasına bitişik yaşadı.
Tom bir amca olacak.
O, dükkânda amcası ile karşılaştı.
Amcam Almanya'da yaşıyor.
Amcam bir otel çalıştırıyor.
- Amcamın üç çocuğu var.
- Dayımın üç çocuğu var.
- Amcam okulun yakınında yaşıyor.
- Dayım okulun yakınında yaşıyor.
Amcam sana bir hediye verdi.
Amcam bir servet yaptı.
O, amcasını ziyaret edecek.
- Ben Tom'un amcasıyım.
- Ben Tom'un dayısıyım.
- Ben Tom'un eniştesiyim.
- Amcamın evinde yaşıyorum.
- Ben amcamın evinde yaşıyorum.
- Dayımın evinde yaşıyorum.
- Ben dayımın evinde yaşıyorum.
Amcan nerede yaşıyor?
Onun amcası zengin görünüyordu.
Amcam zengin.
Biz geceyi amcamın evinde geçiriyoruz.
Bu resimleri amcan çekti, değil mi?
Amcam New York'ta yaşıyor.
- Amcam bir apartman dairesinde yaşamaktadır.
- Amcam bir dairede yaşıyor.
Bu resim amcamındır.
Bu ev amcama aittir.
- Amcam okulun yakınında yaşıyor.
- Dayım okulun yakınında yaşıyor.
Tom şu anda amcasıyla birlikte yaşıyor.
Amcamla görüşmek için hastaneye gittim.
Amcam ansızın Kobe'den geldi.
Amcam bana bu kitabı aldı.
Amcam bana bir kitap verdi.
- Amcam bana bu kol saatini verdi.
- Dayım bana bu kol saatini verdi.
- Eniştem bana bu kol saatini verdi.
- Amcam ona bir hediye verdi.
- Dayım ona bir hediye verdi.
Bu hafta amcama gidiyorum.
O, amcasını ziyaret etmek niyetinde.
Amcam Kobe'den beklenmedik bir şekilde geldi.
Kyoto'da amcamla birlikte kalacağım.
- Amcam trafik kazasına karıştı.
- Dayım trafik kazasına karıştı.
- Amcam trafik kazası geçirdi.
- Bir aydır dayımla yaşıyorum.
- Bir aydır amcamla yaşıyorum.
Amcan hâlâ yurt dışında mı?
Amcam gitar çalar.
Önümüzdeki Pazar amcamızı ziyaret edeceğiz.
- Amcamın üç çocuğu var.
- Dayımın üç çocuğu var.
Amcam üniversitede İngilizce eğitimi alıyor.
Amcam bir Ford sürer.
- Amcam kırklarında.
- Dayım kırklarında.
Tom'un zengin bir amcası var.
- Geçen hafta amcamla birlikte kaldım.
- Geçen hafta dayımla birlikte kaldım.
Kyoto'da yaşayan bir amcam var.
Bu hafta amcam bizimle birlikte kalıyor.
O bana amcamın nerede yaşadığı sordu.
O, hafta sonu amcasıyla kalacak.
Amcasına hitaben bir mektup gönderdi.
Dün gördüğün adam benim amcamdı.
Amcan arabasını sürmene izin verdi mi?
Amcamın evinde kalmayı planlıyorum.
Babam değil fakat amcamdır.
Onun bir bankada çalışan bir amcası var.
Amcama lösemi tanısı koyuldu.
Orada koşan adam amcam.
Az önce amcamlardaydım.
O, Matsuyama'yavarır varmaz amcasını aradı.
Tom şimdi amcasıyla yaşıyor.
Amcam yarın bizi görmeye gelecek.
Bu evler amcamın.
Amcam bu ofiste çalışıyor.
Amcam okulun yakınında yaşıyor.
Amcamlarda kalıyoruz.
Amcam gelecek Pazartesi Amerika'dan dönecek.
Amcam kanserden öldü.
Amcam İspanyanın doğusunda yaşar.
Amcam her şeyi inşa ederdi.
- Boston'da amcamla kalacağım.
- Boston'da dayımla kalacağım.
- Boston'da eniştemle kalacağım.
Amcamın büyük bir ailesi var.
- O evler amcama aittir.
- O evler emmimin.
- O evler amcamın.
Tom, Mary'nin amcasıdır.
Amcama 10,000 dolar borçluyum.
Amcam bu otelin yöneticisidir.
Amcanız Bob, akşam yemeği için bize davet etti.
Amcam tarafından güzel bir hediye verildi.
Amcamın sanata derin bir ilgisi var.
Bu saat bana amcam tarafından verildi.
Boston'da bir teyze ve amcam var.
Tom amcasını ziyaret etmek için Boston'a gitti.