Examples of using "Colpire" in a sentence and their turkish translations:
Tom'a vurmak istemedim.
Ben Tom'a vurmak istemedim.
Onun hayvana vurduğunu gördüm.
Arabanın bir adama çarptığını gördüm.
Ben gerçekten birine vurmalıyım.
Bu kimyasallar arıları etkileyebilir.
Tom'un bir tur vuruşu yaptığını görmek istiyorum.
Tom'a bu kadar sert vurmak istemedim.
O araba bana çarpabilirdi.
saldırıya ve ileri atılmaya hazır oldukları anlamına gelir.
"Ona neden vurdun?" "O bana vuracaktı!"
sizin ve ailenizin gelip gidişini izleyebilir.
- Eğer dövüş kaçınılmazsa, ilk sen vurmalısın.
- Kavga kaçınılmazsa ilk yumruğu sen atacaksın.
- Kavga kaçınılmazsa ilk vuran sen olmalısın.
- Tom bir köpeğe çarpmamak için yoldan çıktı.
- Tom bir köpeğe çarpmaktan kaçınmak için yoldan çıktı.
Bunun anlamı, kaslarını kullanarak öne atılmaya hazır olduğudur.
Bunun anlamı, kaslarını kullanarak öne atılmaya hazır olduğudur.
Bana vurma.
- Tom'un bana vuracağını düşündüm.
- Tom'un bana çarpacağını sanıyordum.
- Tom'un bana vuracağını sanıyordum.
Sarmal hâline gelip kafalarını öyle geriye çekmeleri, saldırıya ve ileri atılmaya hazır oldukları anlamına gelir.
İnternet üzerinden insanlara asılmak sokakta asılmaktan daha kolaydır.