Examples of using "Andrò" in a sentence and their turkish translations:
Gideceğim.
Şimdi gideceğim.
Seninle gidiyor olacağım.
Ben toplantıya gideceğim.
Gelmemi istersen gelirim.
Elbette gideceğim.
Gitmiyorum.
Devam edeceğim.
Yarın sabah gideceğim.
İlk olarak ben gideceğim.
Onu görmeye gideceğim.
Onları bulmaya gideceğim.
Onları görmeye gideceğim.
Metroyla gideceğim.
Gidip onları alacağım.
Onları ziyaret etmeye gideceğiz.
Onları aramaya gideceğim.
Ben çalışmaya gideceğim.
Şimdi onları almaya gideceğim.
Gideceğim ve Tom'u göreceğim.
Ben parka gideceğim.
Ben hapse gidiyorum.
Saat onda gideceğim.
Arabayla gideceğim.
Eve gideceğim.
Boston'a gideceğim.
Gidip saklanmayacağım.
Üniversiteye gideceğim.
Onu almaya gideceğim.
Onu yapmaya gideceğim.
Taksiyle gideceğim.
Gideceğim ve göreceğim.
Ben testte iyi yapacağım.
Onu bulmaya gideceğim.
Onu bulmaya gideceğim.
Kontrol etmeye gideceğim.
Tom'a gideceğim.
Tom ile gideceğim.
Onlarla gideceğim.
Onunla gideceğim.
Onunla gideceğim.
Onu görmeye gideceğim.
Onu görmeye gideceğim.
Ona sormaya gideceğim.
Trenle gideceğim.
Otobüsle gideceğim.
Gitmek zorundaysam giderim.
İstanbul'a gideceğim.
Kyoto'ya gideceğim.
Yarın sana geleceğim.
Hazır olduğumda gideceğim.
Onu görmeye gitmeyeceğim.
Şimdi eve gideceğim.
Oraya gideceğim.
Havaalanına gideceğim.
Hastaneye gideceğim.
Şimdi onu almaya gideceğim.
Şimdi onu almaya gideceğim.
Ona söylemeye gideceğim.
Daha sonra nereye gideceğimi biliyorum.
Senin yerine gitmiyorum.
- Seninle yürüyeceğim.
- Sizinle yürüyeceğim.
Alışverişe gideceğim.
Yarın Amerika'ya gideceğim.
Erken yatmaya gideceğim.
Bu yaz İrlanda'ya gideceğim.
Hemen eve gideceğim.
Gidip Tom'u bulacağım.
Gidip bakacağım.
Bir dakika içinde gideceğim.
Gideceğim ve Tom'u alacağım.
Gelecek ay gideceğim.
- Bu yoldan gideceğim.
- Böyle gideceğim.
Gelecek yıl yurtdışına gideceğim.
Yarın Boston'a gideceğim.
Yine de gideceğim.
Kesinlikle oy vereceğim.
Onu ziyaret edeceğim.
Ben oraya gitmeyeceğim.
Yarın Tokyo'ya gideceğim.
- Tom olmadan gitmeyeceğim.
- Tom'suz gitmem.