Examples of using "Tanácsát" in a sentence and their turkish translations:
Tom'un tavsiyesini aldım.
Ben Tom'un tavsiyesini izledim.
Tavsiyesine uyman mantıklı.
Tom'a tavsiyesini sormayı unuttum.
Onun tavsiyesini takip etmelisin.
- Onun tavsiyesini almalıydın.
- Onun tavsiyesine uymalıydın.
Öğretmeninin tavsiyesini dinlemelisin.
Tom'un tavsiyesini dinlemem gerekirdi.
- Niçin onun fikrini sormuyoruz?
- Onun tavsiyesini alsak ya.
Doktorunuzun tavsiyesini dinlemelisiniz.
Onun tavsiyesini takip edebilirsin.
Biz onun tavsiyesini dinlemeliyiz.
Tom Mary'nin tavsiyesini görmezden geldi.
- Tom, Mary'nin tavsiyesini dinlemedi.
- Tom, Mary'nin tavsiyesini izlemedi.
- Tom, Mary'nin tavsiyesine uymadı.
Yeinde olsam Tom'un nasihatını dinlerim.
Muhtemelen o onun tavsiyesini uymayı reddedecektir, çünkü ondan hoşlanmamaktadır.
O ona hastaneye gitmesini tavsiye etti fakat o onun tavsiyesine uymadı.
Ben ailemin tavsiyesini önemsemeye başladığımda büyüdüğümü fark ettim.
Onun nasihatını dinlemediğim için pişmanım.
Ondan tavsiye iste.
O ona kullanılmış araba almamasını tavsiye etti fakat o onun tavsiyesini dinlemedi.