Examples of using "Közben" in a sentence and their turkish translations:
TV izlerken, ben uykuya daldım.
Çalışıyorken, uykuya daldı.
Yürürken şarkı söyledik.
Ben senin çalışmanı izliyorum.
Onlar kart oynarken ayçiçeği çekirdeği yiyorlar.
Okurken uyuyakaldım.
O yürürken ıslık çaldı.
Okurken, uyuyakaldım.
Tom dağa tırmanırken kendini yaraladı.
aniden yırtılabilir ya da parçalanabilir.
O, yankesicilik eyleminde yakalandı.
- O her zaman duşta şarkı söyler.
- O her zaman duş alırken şarkı söyler.
Yemek yerken bir kitap okurum.
Uyurken yüksek sesle horladı.
Tom bir kitap okurken uykuya daldı.
Öğle yemeğinde konuşabiliriz.
Ben sık sık duşta şarkı söylerim.
İş kazası yaşadı.
Tom, çalışırken şarkı söyledi.
Çoğu kez müzik dinleyerek ders çalışırım.
ve sesler çıkarması dahilinde
İşte bu şekilde çalışıyor.
Ve aynı zamanda yavaşça uzaklaşıyor.
Ormanda yürürken kayboldu.
- Onun yemeklerde gazete okuma alışkanlığı vardır.
- O yemek süresince gazete okuma alışkanlığına sahiptir.
Tom tıraş olurken kendini kesti.
Yemek yerken kitap okurum.
Metal soğuyunca büzülür.
Araba sürerken asla makyaj yapmamalısın.
Ben yürürken bir kitap okudum.
Mary soğan doğrarken kendini kesti.
- Mary çocuk doğururken öldü.
- Mary doğum yaparken öldü.
- Mary doğum sırasında öldü.
- Bir konser sırasında konuşmak kabalıktır.
- Konser sırasında konuşmak kabalıktır.
- Bir konser sırasında konuşmak terbiyesizliktir.
O, düştüğünde elini incitti.
Bir bisiklete binerken iki bacağımı da kırdım.
O, müzik dinleyerek, bir mektup yazdı.
eğer siz, bizi tehlikeye atan
Ayrıca şaşkın bir şekilde oturan Abby var
Ve sarılarak uyumayı tercih ediyorum.
Blackie yemek yerken çok ses çıkarıyor.
O bir soygunda yaralandı.
Araba sürerken ne tür müzik dinlemeyi seversin?
Ben konuşurken oğlum her zaman sözümü keser.
Tom futbol oynarken kolunu kırdı.
- Babam kahvaltı ederken gazete okur.
- Babam kahvaltı yaparken gazete okur.
Bazı insanlar yemek yerken konuşur.
Tom televizyon izlerken kanapenin üzerinde uykuya dalmış.
Biz filmi erken terk ettik.
Tom iş yerinde genellikle kravat takar.
avuç içi kadar insanı inanılmaz zengin yapıyor.
Ebeveynlerini ararken grubun sağladığı güvenli ortamdan uzaklaştı.
İleriye, daha ileriye gittim ve gittikçe fark ettim ki
Vietnam savaşında savaşırken öldü.
Neden bunu akşam yemeğinde konuşmuyoruz?
Beklerken, dergi okuyarak vakit geçirdi.
Tom direksiyon başında uyuyakalıp kazaya neden oldu.
- O tank hareket ederken atış yapabilir.
- Bu tank hareket halinde atış yapabilir.
Çiğnerken dişin ağrıyor mu?
Çocuk, oynarken elbisesini kirletti.
Tom ve Mary köpeklerini yürütürken karşılaştılar.
Filmin yapımı sırasında aktör yanlışlıkla vurularak öldürüldü.
Pilot, uçağı kontrol ederken zorluk yaşadı.
Çamaşır yıkarken oğlunun pantolonunun arka cebinde bir prezervatif buldu.
Düşünceler aklınıza geldiğinde
- Derste uyuyakaldı.
- Ders sırasında uyuyakaldı.
O müzik dinlerken bir mektup yazdı.
Bu yıl en az on Rus selfie çekerken öldü.
hem de bir tai chi efendisi kontrolüyle.
O, mektubu okurken ağladı.
O yemek yerken gazete okuma alışkanlığında.
Öğle yemeğinde onun hakkında konuşalım.
Meryem, yemek yaparken Tom'un etrafında dönüp durmasına tahammül edemiyor.
Onu yıkadığım için tişörtüm çekti.
Prosedür ya da test sırasında, öncesinde
Bunu akşam yemeğinde konuşalım.
94 yaşındaki bir adam evinin dışındaki karı kürekle temizlerken kalp krizi geçirdi.
Sınav sırasında konuşmak yok millet.
Tom doldurulmamış olduğunu düşündüğü bir silahı temizlerken kendini vurdu.
- Bazen babamın banyoda şarkı söylediğini duyuyorum.
- Ben bazen babamın duşta şarkı söylediğini duyuyorum.
AT ve T ve J ve J gibi isimlere sahiptirler.
Tom ev ödevini yaparken müzik dinlemekten hoşlanıyor.