Examples of using "Húzta" in a sentence and their turkish translations:
Onu bu kadar ne üzdü?
Kazağını başının üzerine çekti.
Mary yüzüğü parmağına taktı.
Tom tetiği çekmedi.
Cenaze arabası sekiz siyah at tarafından çekildi.
İki çocuk kopartıncaya kadar ipi çektiler.
Tom uyuyordu.