Examples of using "Elegendő" in a sentence and their turkish translations:
Yeterli mi?
Bu yeterli.
Biz yeterli veriye sahibiz.
O yeterli değildi.
Yeterli RAM'im yok.
Bu yeterli olmayacak.
Tom'un yeterli parası yok.
Yeterli vaktim var.
Bu yetersiz.
- Bizdeki yeterli.
- Bizdeki kâfi.
Çok küçük, çok yavaş ve yeterli değil.
Bizim sadece üç kişiyi beslemek için yeterli yiyeceğimiz var.
Ancak bir hafta yeterli içme suyumuz vardı.
Yeterli su hayat için gerekli koşuldur.
Gerçeklik yeterince hayal gücü ile yenilebilir.
Bu sadece yeterli değil.
- Yeterli vaktimiz yok.
- Yeterli zamanımız yok.
Bizim sadece üç günlük yeterli yiyecek ve suyumuz var.
Üç ay deneyi bitirmek için yeterli değil.
Acele edip hatalar yapmaktansa acele etmemen daha iyidir.
Bugün nihayet seni sevdiğimi söyleyecek cesareti topladım.
Dünyada yeterli yiyecek vardır; insanlar siyaset yüzünden açlık çekiyorlar.