Translation of "Alakú" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Alakú" in a sentence and their turkish translations:

Szív alakú fülbevalót viselt.

O, kalp şeklinde küpeler taktı.

Egy négyzet alakú asztalunk van.

Bizim kare şeklinde bir masamız var.

Készítettünk néhány mókus alakú süteményt.

Biraz sincap şeklinde kurabiyeler yaptık.

Tom egy szív alakú lufit adott Marinak.

Tom, Mary'ye kalp şeklinde bir balon verdi.

Kihajtva a hengerpalástot egy sík, téglalap alakú térképet kapunk.

Silindiri açın. Düz ve dikdörtgen bir haritanız var.

Brazília a földgömbön ugyanolyan alakú, mint a Mercator vetületen.

Dünya üzerindeki Brezilya, Merkatör projeksiyonunda Brezilya ile aynı boyuta sahiptir.

Egy koponya alakú aszteroida repült el a Föld mellett halloweenkor.

Bir kafatası şeklinde bir asteroid, Cadılar Bayramı'nda Dünya'nın yanından geçip gitti.

Mari megőrült az izgatottságtól, mikor meglátta a mókus alakú süteményeket, amiket Tom sütött.

Mary Tom'un pişirdiği sincap şekilli kurabiyeleri gördüğünde heyecandan deliye döndü.

Mari képtelen volt megenni az aranyos mókus alakú süteményeket, amiket Tom sütött neki.

Mary Tom'un onun için pişirdiği güzel sincap şekilli kurabiyeleri yemek için kendini ikna edemedi.

Miért van az, hogy a Föld kerek, miközben valami izgalmasabb is lehetne, mondjuk kocka alakú?

Dünya neden daha havalı olan bir şekilde, küp mesela, değil de yuvarlak?