Examples of using "áldozatává" in a sentence and their turkish translations:
Tom Nijeryalı dolandırıcılar tarafından dolandırıldı.
Tom durumun masum bir kurbanıydı.
uçak kazası can kaybı riski %99 daha az,
Evet, bir yıldırım çarpması sonucu can kaybı riski de %97 daha az.