Examples of using "Scharfen" in a sentence and their turkish translations:
Onun keskin bir zihni var.
Keskin gözlerin var.
Bir köpek keskin bir koku alma duyusuna sahiptir.
Tom'un keskin bir zihni var.
Kamyon sola doğru keskin bir dönüş yaptı.
Kamyon sağa keskin bir dönüş yaptı.
Çocukların keskin bir işitme duyusu var.
Endişeli bir annenin keskin gözleri vardır.
Onun keskin gözleri hiç hata kaçırmadı.
Baharatlı yemek beni hıçkırtır.
Keskin ağızlı bir bıçak aldım.
Keskin kayayı seçmek aslında bir hataydı
Umarım halat sivri köşelerde sorun çıkarmaz.
Tom herhangi bir baharatlı yemeği sevmez.
Ama sorun şu ki bu keskin kayalar halatı bir bıçak gibi kesebilir.
Tom pizzasına çok fazla acı sos koydu.
Bu tür inişlerde halatı sivri kayalıklardan koruyacak bir şey yapmak istersiniz.