Examples of using "Einsam" in a sentence and their turkish translations:
- Yalnız mısın?
- Yalnız mısınız?
teşekkür ederim.
Yalnız görünüyorsun.
O yalnız görünüyordu.
Tom yalnız görünüyordu.
Tom yalnızdır.
O yalnızdı.
O yalnızdı.
Tom yalnızdı.
Ben yalnızım.
Tom yalnız mı?
Sen kendini yalnız hissediyorsun, değil mi?
Yapayalnızdım.
Kız yalnız.
O yalnız görünüyor.
O çok yalnız.
O çok yalnız.
Tom yalnız öldü.
Tom yalnız olmalı.
Ben yalnız değildim.
Çok yalnızsın.
Çok yalnızız.
Ben gerçekten yalnızım.
Tom yalnız görünüyor.
Tom yalnız hissetti.
Tom çok yalnız.
Yalnız öleceğim.
Tom çok yalnızdı.
Tom'un yalnız olduğunu biliyor muydun?
O çok yalnız hissetti.
Onsuz yalnızdım.
O yalnız olduğunu söylüyor.
Tom yalnız ve mutsuz.
Tom artık yalnız değil.
Tom yalnız olduğunu söylüyor.
Artık yalnız değil.
Sensiz yalnızım.
Tom yalnız görünüyor.
Sanırım Tom yalnız.
O yalnız ve mutsuz.
- Çok yalnız hissediyorum.
- Yapayalnız hissediyorum.
Bazen yalnız hissediyorum.
Tom senin yalnız olduğunu söyledi.
Kendimi çok yalnız hissettim.
Artık yalnız değil.
Tom çok yalnız hissetti.
Sen burada yalnızlaşmıyor musun?
O burada son derece yalnızlaşıyor.
Artık yalnız değilim.
Üzgünüm ve yalnızım.
Leyla kendini çok yalnız hissetti.
Tom yalnız gibi görünüyordu
Tom yalnız, değil mi?
Bu günlerde çok yalnız hissediyorum.
Tek başımıza yaşayamayız.
Kadınsız bir ev, yalnızdır.
- Sensiz çok yalnızım.
- Sen olmadan çok yalnızım.
Tom çok yalnız görünüyor.
Ben bazen hâlâ yalnızım.
Balina köpek balığının hayatı genelde yalnız geçer.
Sensiz gerçekten yalnız olacak.
Tom yalnız öldü.
Aniden çok yalnız hissediyorum.
Bence bazen herkes biraz yalnızlaşıyor.
45 yaşını geçmiş Amerikalıların %35'i kronik olarak yalnız.
O, yalnız hissetmesin diye kaldım.
Sen gittikten sonra yalnız olacağım.
Sen gittikten sonra yalnız olacağım.
Tom bana yalnız olduğunu söyledi.
Yalnız olmanın ne demek olduğunu biliyorum.
Tom yalnız ve birlikte oynayacak kimsesi yok.
Bu şehir sen olmadan soğuk ve yalnız.
Tom'un bu kadar yalnız olduğunu bilmiyordum.
Tom bağımsızlık ile yalnız yaşama arasındaki farkı bilmiyor.
O yalnız olmasına rağmen, o yalnız olduğunu düşünmüyordu.
Burada tamamen kendi başına yalnızlaşmıyor musun?
Kocası öldüğünden beri çok yalnızdı.
At öldüğünden beri o, eyerde yalnız.
Artık yalnız değil.
Herhangi bir hobiniz olmadığında hayat yalnız olabilir.
Tom yalnız ve konuşacak kimsesi yok.
Mary yalnız ve konuşacak kimsesi yok.
Tom'un ne kadar yalnız olduğumu fark edip etmediğini merak ediyorum.
Tabii ki de yalnız yaşayıp da yalnız olmayan bir çok insan var.
Bütün arkadaşları eve gittiğinde o yalnız hissetti.
Tom yalnızdı ve o konuşacak birinin olmasını diledi.
Hapiste olmak büyük bir yalnızlık çekmek demekti. Hayatta kalmak için
ve bir süre sonra ise toplumdan dışlanmaya başlıyor ve yalnızlaşıyor
Hava soğuduğunda neden çok yalnız hissettiğimi merak ediyorum.
Ne kadar yalnız hissettiğim hakkında düşünmemeye çalışarak sadece orada oturdum.
Seni nasıl özledim!
Gülme olmadan yaşam nasıl olurdu? Üzücü. Konuşma olmadan yaşam nasıl olurdu? Suskun. Barış olmadan yaşam nasıl olurdu? Acımasız. Aşk olmadan yaşam nasıl olurdu? Yalnız. Sen olmadan yaşam nasıl olurdu? Anlamsız!
Bu yıl neler öğrendim? Hayatta kalmak, yaşamak demek değildir. Gülmek, mutlu olmak demek değildir. Güzel olmak, kendini güzel hissetmek demek değildir. Sevmek, sevilmek demek değildir ve bir insan topluluğunun içinde olmak, yalnız olmamak demek değildir.